DP İstanbul Milletvekili Cemal Enginyurt bugün Artvin’in Ardanuç ilçesinde vatandaşla buluştu. Yeniden Cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan’ın verdiği sözleri tutmasını isteyen Enginyurt, şöyle konuştu:
"Sözünde durmadıkları gibi işi yerliye dökmüş durumda"
“Artvin’de olmak bir onur ve inşallah Artvin’in kaderi değişirse, Türkiye’nin kaderi değişir. Tabii imama mikrofon verirsen bol bol vaz eder, siyasetçiye de mikrofon verirsen siyaset konuşur. Dolayısıyla biz de buraya gelmişken ülkenin durumundan bahsedelim. 14 ve 28 Mayıs’ta bir seçim yaşadık ve seçim sonrasında Recep Tayip Erdoğan Cumhurbaşkanı oldu. Bizler de bekledik sayın Erdoğan 85 milyonun cumhurbaşkanı olsun ve verdiği sözleri yerine getirsin. Sen artık seçildin ve beş yıl daha Cumhurbaşkanısın. Ne dedi seçimlerde? 'Önce memurlara vereceğim en düşük 22 bin liranın aynısını emeklilere vereceğim' dedi. Verdi mi, tabii ki de hayır. Emekliye seyyanen 8 bin lira vermesi gerekirken emekliyi açlığa mahkum etti. En düşük emekli maaşı 7 bin 500 lira dedi ve yüzde 25 zam yaptı ve emekli maaşı kaça çıktı 7 bin 500 liraya çıktı. Dolaysıyla emekliye verdiği sözü tutmadı. Esnaf arkadaşlarımız var ve bu arkadaşlarımız 9 bin prim günü üzerinden emekli oluyorlar. Ancak esnaf yanında çalıştırdığı personelin pirimini ödüyor o 5 bin 550’den emekli oluyor ama esnaf kendisi 9 binden emekli oluyor. Ne dedi Erdoğan? '7 bin 200 pirimle emekli olacaksınız' dedi. Primi düşürme sözünü tuttu mu hayır tabii ki de. Ama bir şey yaptı primi artırdı 4 bin liraya çıkardı. Esnaf ödemelerini yapamazken, bir de zamlı BAĞKUR primini ödemek zorunda kaldı. Ne dedi Recep Tayip Erdoğan? 'Üniversite öğrencilerine seçimden önce vergisiz telefon vereceğim' dedi ve şimdi Maliye Bakanı yerli telefonda bu işlemi sınırlamış ve sözünde durmadıkları gibi işi yerliye dökmüş durumda.
Seçimden önce Recep Tayip Erdoğan 'çiftçinin dostuyuz' dedi. Allah böyle dostu başından eksik etsin. Böyle dostluk mu olur? Mayısta mazot 18 liraydı, şimdi bugün mazot 38 lira. Gübrenin tonu 15 bin lira ve çiftçi ve hayvan üreticisi iflas etti. Bizler fındık üreticisiyiz, Kemal Kılıçdaroğlu Orduya geldi ve dedi ki seçim döneminde ve hakikaten bu Kemal abi çok şanssız adam kendini bir türlü anlatamadı yada anlamak istemediniz. Fındık 4 dolar dedi ve bizim Ordulular öyle baktı ve ertesi gün Recep Abi geldi ve 'bu Kemal 4 dolar verecekmiş sorsaydınız ya bu Kemal bu zamana kadar neredeymiş ve neden vermemiş' ve bizim Ordulular alkıştan yıktı alanı. Biri de demedi ki sen iktidardasın ve bu CHP de 45 yıldır iktidarda değil. Sen ne vereceksin, sen neden vermedin diye sormadılar ve yüzde 65 oy verdiler.
Bakın ben ülkücüyüm. 4 yıl hapis yattım ve Recep Tayip Erdoğan beni bile PKK'lı yaptı. Kemal Kılıçdaroğlu’na montaj kasetlerle PKK'lı dedi. Temel Karamollaoğlu’na dinsiz ve PKK’lı dedi. Gültekin Uysal’a PKK’lı dedi ve dinsiz dedi ve her türlü iftirayı attı. Seçim bitti biz dedik ki özür diler ama şimdi daha da hızını artırdı. İstanbul’u ve Ankara’yı alacağım diye bizlere PKK’lı demeye devam ediyor. Bunlar diyor fetöcü ve PKK’lı diyor. Bu milletin aklıyla neden oynuyorsun diye sormazlar mı? Bu memlekette PKK ile iş tutan biri varsa onun adı Recep Tayip Erdoğan’dır. Nasıl, Habur’da çadır mahkemeleri kurup adamları serbest bırakan Recep Tayip Erdoğan’dır. Diyarbakır’da Şivan Perwer'le magri magri diyen Recep Tayip Erdoğan’dır. Oslo’da PKK ile anlaşma yapan Recep Tayip Erdoğan’dır. Dolmabahçe’de Salih Müslüm’ü kırmızı halıyla ağırlayan da kendisidir. İmralı’dan mektup yazdırıp İstanbul’da Ekrem İmamoğlu kaybetsin ona oy vermeyin dedirten Recep Tayip Erdoğan’dır. Osman Öcalan'ı televizyona çıkarıp Binali Yıldırım’a oy verin dedirten de yine kendisidir. Ama bakın elindeki kanallarla maalesef hepimize PKK’lı dedi. Kime dedi, bu toplumun yüzde 50’sine. Yani CHP’ye oy veren şehit babasına PKK’lı dedi. CHP, Demokrat Parti, Saadet Partisi’ne oy verip camide namaz kılanlara dinsiz dedi.
Bize sabredin diyor. Geçenlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan diyor ki 'emekliye 7 bin 500 lira vermişler ve bu parayla geçinilmez diyor ve bunu hemen düzeltelim' diyor. Kime diyor AKP Genel Başkanı Recep Tayip Erdoğan’a. Çünkü ülkeyi iki kişi yönetiyor ve biri Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan diğeri ise AKP Genel Başkanı Recep Tayip Erdoğan. Ekimde emekli maaşını düzeltelim diyen Cumhurbaşkanına AKP Genel Başkanı kızmış, ancak yıl başında düzeltebiliriz diyor. Neden diyor? Çünkü 'biz bunlara yılbaşında verirsek eğer bu emekliler temiz insanlar bunlar bu çektikleri acıları unuturlar ve yerel seçimlerde bana oy verirler' diyor. Bizimle dalga geçiyorlar.
"Sarayın günlük masrafı 24 milyon ve Ardanuç’u zengin ediyor bir aylık parayla"
Faiz haram dedi ve ben burada olduğum müddetçe faiz hep düşmeye devam edecek dedi ve faiz ne oldu yüzde 25 oldu. Bu arada hepiniz battınız da farkında değilsiniz. Kredi kartlarında faiz yüzde 3,5 çıktı ve nakit avans iptal edildi ve kredi faizleri arttı. Yani bizi faizcilere teslim etti. Hani diyordu ya, CHP gelince tefecilere teslim edecekti öyleyse ben tefecilere teslim edeyim dedi. Bir de bunların Hoca tayfası var ve bunlara ekrana çıkıp gündem değiştirmeye çalışıyorlar. Millet aç, yoksul ve bu hocalar 'diyorlar ki sizler sabredin diyorlar. Allah sabredenleri sever ve cennete götürür.' Evet fakir cennete gidene kadar siz de sabretseniz de siz de cennete gitseniz olmaz mı?
Cübbeli diye bir din bezirgânı var ve diyor ki 'siz fakirler sabredin, siz cennete erken gideceksiniz oysa zenginler 500 yıl sonra gidecekler.' Cübbeli malı mülk satsan da cennete gitsen olmaz mı? Neden siz zenginler cennete gitmek istemiyorsunuz. Saraydakinin 13 tane uçağı olacak, manda yoğurdu, kestane balı ve ejder meyvesi yiyecek. Ve cennet 500 yıl sonra gidecek. Allah aşkına yazık değil mi Recep Tayip Erdoğan’a. Sayın Recep Tayip Erdoğan’ın cennete gitmesi için fakirleşmesi lazım. O zaman ne yapsın malı mülkü fakirlere dağıtsın. Sarayın günlük masrafı 24 milyon ve Ardanuç’u zengin ediyor bir aylık parayla.
Biz bunları söylerken ve aramızda AKP'ye oy verenlere de var ve Allah razı olsun sizlerden. Ve biz millet aç derken onlar 'ezan susmaz' diyor. Biz diyoruz ki 'memleket battı' onlarsa 'bayrak inmez' diyor. Biz diyoruz ki halkımız aç. Siz bu kadar zenginleşmeyin, halk soğan ekmek yiyor diyoruz. Onlarsa 'biz soğan ekmek yeriz, ama reisimizi yedirtmeyiz' diyorlar. Abi biz reisi neden yiyelim, abi biz yamyam mıyız ya. Biz diyoruz ki reis ne yiyorsa biz de ondan yiyelim diyoruz. Bunları söylemek bizim hakkımız değil mi, ama din ve PKK üzerinden saldırıyorlar. Ben tekrar söylüyorum kim PKK’lı ise onun Allah belasını versin, kim FETÖ’cü ise onun da Allah belasını versin. Biz PKK ile bir olmadık ve bir olanın Allah belasını versin. Biz biriyle beraberiz ve birlikteyiz doğrudur. Bizim bir olduğumuz tek bir kişi var o da sarı saçlı mavi gözlü dev adam, Mustafa Kemal Atatürk'tür.”