CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP 15. Olağan Kadın Kolları Kurutayı'na katıldı. Özel, Çiğli Belediyesi'nde işten çıkarılan işçilerin "işimizi geri istiyoruz" sloganları atmasına tepki göstererek, işçilerin dışarıya çıkarılmasını istedi. Özel, "Kadınların haklarını yedirmem" diyerek tepki gösterdi.
"Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün partisini birinci parti yapmanın onurunu ve gururunu yaşıyoruz"
Özel'in konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
CHP Kadın Kolları 1951 yılında kuruldu. İlk kurultayını 10 Aralık 1962'de yaptı. O günden bugüne zaman zaman aksaklıklar olmakla birlikte kurultaylarımız düzenli olarak yapılıyor. Bugün, partimizin en güzel demokrasi şölenlerinden birindeyiz. Bugün, önümüzdeki ay 101. yaşını kutlayacak ülkemizin ve Avrupa'nın en köklü partisinin kadın kolları kurultayındayız. Bugün, 47 yıl sonra Türkiye'nin dört bir yanında hep birlikte verdiğimiz emeklerle. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün partisini birinci parti yapmanın onurunu ve gururunu yaşıyoruz.
Öncelikle şunu söylemek isterim ki; Bu salondaki herkesin ben partinin genel başkanı olarak 2011 yılından beri partinin milletvekili, parti tarihinin en uzun süre grup başkanvekilliği yapmış iki kişisinden biri olarak 81 ili, 973 ilçemizi adım adım gezen biri olarak bu salondaki herkesin bu partiye ve bu ülkeye emeklerine en yakından şahidim, hepinize teşekkür ediyorum.
"İyi ki kadın kollarımız var"
Mazeret üretmeden, büyük bir gayretle bütün imkansızlıklara, maddi imkansızlıklara, manevi yalnızlıklara rağmen bu partinin iktidar olabilmesi için bazen dağın başındaki bir köye, bazen fabrikadaki servise binen işçiye, bazen kapı kapı evlere, tarlalara giden emek veren, gayret gösteren bizim milletvekillerimizin, yöneticilerimizin, tüm siyasi çalışmalarına doğrudan katkı sağlayan kadın örgütümüze yürekten teşekkür ediyorum, iyi ki varsınız. İyi ki kadın kollarımız var!
CHP'nin içinde bulunduğu süreçte bir tüzük değişikliği olacak. Zaman zaman dile getiriliyor. "Kadın kolları, gençlik kolları kapansa mı?" O gün gelirse ana kademede eşit temsil sağlanırsa, meclisin yarısı kadın yarısı erkek olursa, parti meclisinde seçilmiş her noktada eşit temsil olur. Bir gün siz oturup yapı değişmeli derseniz o konuşulur. O güne kadar kadın kollarını tartışmam, tartıştırmam.
"CHP'nin iktidar programını hep birlikte konuşacağız"
Önümüzdeki süreçte 4-9 Eylül tarihleri arasında CHP'nin büyük değişim kurultayını hep birlikte yapacağız. 4'ünde Sivas'ta kurultayımızın sembolik açılışını yapacağız. 5'inde komisyon son toplantısını Ankara'da yapacak. 6'sından itibaren 4 gün boyunca da bir gün tüzüğümüzü değiştirip, öncesinde bütün hazırlıklar tamamlanıyor, tamamlanmaya devam edecek. Sonrasında da programımızı nasıl değiştireceğimizi. CHP'nin iktidar programını hep birlikte konuşacağız ama buradan şunu söylemek isterim. Bu sefer yapacağımız program kurultayı bu ülkede nasıl muhalefet edeceğimizi tarif etmeyecek.
"Eşit temsili bu partiye de, bu ülkeye de biz getireceğiz"
Program kurultayı ve ortaya çıkacak program, bu devleti nasıl yöneteceğimizi tarif edecek. Umudum o dur ki CHP'nin oklarının en ortasındaki devletçilik okunu, o program kurultayına katacağımız çevreci, sürdürülebilir, doğa dostu kalkınmaya inanan projeler ve kadın-erkek eşitliğine yönelik olan net tutumumuzla geldiğimizde bu devleti nasıl yöneteceğimizi söylerken, devletçilik okunun yarısını yeşile, yarısını mora boyayacağız. Eşit temsili bu partiye de, bu ülkeye de biz getireceğiz.
Kurucumuz Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün "Mümkün müdür ki, bir toplumun yarısı topraklara zincirlerle bağlı kaldıkça diğer yarısı göklere yükselebilsin" sözünü ilke edinmiş bir partiyiz. Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması, kadının siyasetteki alanının genişletilmesi için çalışıyoruz. Partimizi, kadınların ve gençlerin partisi yapmakta kararlıyız. Yerel seçimlere kadınlara ve gençlere çoktan hak ettikleri alanı gönlümüzdeki kadar değil ama olabildiğince fazla açarak gerçekleştirdik. Bugün 35 kadın belediye başkanımız görevi başındadır. Bu bir önceki döneme göre yüzde 350 artmış, yüzde 450'ye gelmiştir. 10 belediye başkanından 35 belediye başkanına artış sağlamışız. Bu noktada özellikle büyük şehirlerimizde sadece hepimizin gurur duyduğu Aydın'daki topuklu efemizin yanında Eskişehir'de ve Tekirdağ'da da kadın büyükşehir belediye başkanlarımız vardır.
Nüfusun 300 binin üzerinde olduğu en büyük 8 metropol ilçede, Seyhan'da, Merkez Efendi'de, Karşıyaka'da, Konak'ta, Karabağlar'da, İzmit'de, Maltepe'de ve Üsküdar'da CHP'li kadın belediye başkanlarımız yönetiyor.
CHP'nin amiral gemisi, sancak gemisi İzmirimizde 100 yıllık tarihte her siyasi partiden sadece 6 kadın belediye başkanı olmuşken, bu seçimde 9 adayımızdan 8'i İzmirliler tarafından göreve getirilmiştir.
Şu kadarını söylemem gerekir, bugün burada CHP'nin kadın kollarının kurultayını yapıyoruz. Hep söyleniyor, kadın devrimi yapacağız, eşitlik sağlayacağız. Ama bunlar bir başka yerde bir başka bir sonuç doğuruyor. Kadın kotası 133'e çıkarken "kota kota" diye bağırıyorlardı. Oradan bir abla seslendi "Siz kotaları değil, kafaları değiştirin bu partide" dedi. İşte şimdi ona sıra geldi. Biz, madem ki eşit temsil demişiz, madem ki bunun kanun teklifini imzalamış ve vermişiz. O zaman kendi iktidar alanlarımızdan başlayarak eşit temsili sağlamalıyız. Geçirdiğimiz kurultayda bir parti meclisi seçimi oldu. Seçimde 43 yaş ortalamasına sahip bir parti meclisi oluştu. O parti meclisinin içinden 1 merkez yönetim kurulu seçtik.
"Belediye başkanlarının yarısını da kadın yapacağız"
Bu ülkenin yarısı kadın, yarısı erkek. Tayyip Bey Türkiye kadınlarının gözlerinin içine bakarak şunu söylüyor, "Senin yerin evindir, ailendir. Sen, adaletten anlamazsın, sen turizmden ve kültürden anlamazsın. Sen sanayiden ticaretten anlamazsın. Elinin hamuruyla sağlık bakanlığının işlerine karışamazsın. Çalışma ve sosyal güvenlikte söz söyleyemezsin" Onun bir bakanı var kafada kodlamış. "Kadının yeri ailesidir" diye.
Eğer eşit temsil yapacaksınız 9 erkek görev yapıyorsa, 9 tane de kadın görev yapacak. Ben kendi iktidar alanımda bunu yaptım. Eşit temsili yarınlara bırakmadan bugünden, en makul kademeli geçişi sağlayarak 1 ya da 2 seçim içinde önce yüzde 40 sonra yüzde 50 ile CHP milletvekili sayısının yarısını da, belediye başkanlarının yarısını da kadın yapacağız. Buna var mısınız?
Bunun için kadının siyasete katılımı, yüreklendirilmesi çok önemli. Biz belediyelerde değerlendirme yaptığımız için baktığımızda kadın adaylar göremedik. Sizden ricam bu salonda birbirinden kıymetli adaylar yarışıyor. Seçilecek olanın etrafında herkes birleşecek, hepimiz saygı duyacağız.
Kadınları CHP'ye davet edin, siyaset yapmak için, aday olmak için, bu ükenin kaderine el koymak için Türkiye'deki bütün kadınları bu partiye davet ediyoruz!
Tarih boyunca eşitsizliklere, ayrımcılıkla mücadele eden kadınların kazanımlarını korumak ve ileriye taşımak hepimizin ortak hedefi. Bunun yolu erkeklerin, kadınlar hakkında karar vermeleri değildir. Kadınların siyasal süreçlerde etkin rol almalarını sağlamak, sosyal demokrat siyasetin en temel hedeflerinden bir tanesidir. Bizim için de vazgeçemeyeceğimiz hedeflerden biridir.
"Gelecek seçimler, kadın seçmenler açısından referandum niteliğinde olacaktır"
Atatürk, ülkemizin dünyada hak ettiği yere gelebilmesinin yegane koşulunun kadın-erkek eşitliği olduğunu biliyordu. Kadınlar ilk kez milletvekilleri seçildikleri 1935'te TBMM'ye 18 kadın girmişti. CHP'nin 18 kadın milletvekili de onlardı.
Gelecek seçimler, kadın seçmenler açısından referandum niteliğinde olacaktır. Zaman zaman "İstanbul sözleşmesinden çıktıysak ne olur, bir şey değişmez" diyorlardı. Geçtiğimiz Haziran ayında 41 kadın cinayeti, 25 şüpheli kadın ölümü gerçekleşti. Bu veri şimdiye kadar kaydedilen en yüksek veri oldu.
Buradan vicdanı olan herkese sesleniyoruz. Kadın cinayetlerini önlemek için CHP iktidarını beklemeyelim, gelin İstanbul Sözleşmesini tekrar hayata geçirelim ve bu cinayetlere hep birlikte "Dur" diyelim.