Platformun koordinatörlerinden Çağın Eroğlu, verileri ''Yasal bir tüketim ürününün, ideolojik olarak makbul olmayan bir tüketim ürünü olarak görülmesi, bu yaşam tarzını benimseyen insanların kanun ve ekonomi yoluyla karaborsaya itilmesi, kabul edilemez bir şey” dedi. CHP Muğla Milletvekili Cumhur Uzun ise “Vatandaşlar erişmekte güçlük çektikleri gerek alım gücü nedeniyle gerek vergi politikaları nedeniyle yaratılan bu durumu aşmanın yolunu, kaçak içki üretiminde ve bu üretimden de para kazanmaya gitme yolunda buldu” diye konuştu.
Devletin Alkol Politikalarını İzleme Platformu, basın taraması ile elde ettiği Türkiye’de Kaçakçılıkla Mücadele Verileri’ni yayımladı. Bu kapsamda bu yıl yapılan operasyonlarda, 4 milyon 264 bin 679 litre sahte ve kaçak içki ele geçirilirken, bu nedrenle 47 kişi hayatını kaybetti. Platformun geçen yılki tespitlerine göre, 1 milyon 195 bin 493 litre sahte ve kaçak içki ele geçirildi ve bu nedenle 17 kişi hayatını kaybetti.
Alkol Politikalarını İzleme Platformu koordinatörlerinden Çağın Eroğlu, ele geçirilen sahte içki miktarındaki artış buna bağlı olarak yaşanan ölümleri ANKA Haber Ajansı’na değerlendirdi. ''Alkollü içkilerdeki vergi yükü nedeniyle insanların kaçak ve sahte içkiye yöneldiğini'' ifade eden belirten Eroğlu, şunları söyledi:
''Türkiye’de kaçakçılık, karaborsa, özellikle alkollü içkiler gibi yasal bir tüketim ürününe dahi sirayet etmiş durumda. İnsanlar yüksek vergi yüklerini, tıpkı bir yasakmışçasına gibi bir tepki vermeye başlıyor. Dolayısıyla karaborsa faaliyeti gittikçe daha çok büyüyor. Karaborsa faaliyetinin büyüyor olması, özellikle yasal bir ürün için başlı başına bir sorun. Çünkü buradan çok rahat şunu söyleyebiliyor olmamız gerekir: Devlet eğer bu yasal ürünü karaborsaya düşmeden vergilendirebilseydi kamu maliyesine bu artı olarak yazacaktı, buradan bir vergi geliri elde edecekti ama ciddi bir miktarda ürünün, ki bunlar ele geçirilen ürünler, karaborsaya düşüyor olması, devletin vergi kaybettiği anlamına geliyor. Vergiyi artırmak suretiyle verginin azalması, kamu maliyesini ciddi bir şekilde etkileyen bir fenomen. Bu yüzden Türkiye’nin bütün ekonomi politikalarını dikkate almak suretiyle örneğin bu yılbaşında alkollü içkilerde yeni bir vergi zammının yapılmamasına dair bir talebimiz vardı. Çünkü vergi zammıyla beraber artan vergi oranı, devletin de vergi gelirlerini açıkça düşürüyor.''
''2024 yılındaki verilerin çarpıcılığı, bizim için kamu politikası için yol gösterici olabilir”
Ele geçirilen sahte ve kaçak içki miktarının her yıl giderek arttığını belirten Çağın Eroğlu, bu yıl operasyonlarda 4 milyon litre sahte içki ele geçirildiğini belirterek, ybunun geçen yıla göre yaklaşık 3 kat arttığını söyledi. Bunun başlı başına bir sorun olduğunu dile getiren Eroğlu, çözülmesi gereken sorunların en önemlisinin, sahte içki nedeniyle insanların hayatlarını kaybetmesi olduğunu kaydetti. B yıl sahte içki nedeiyle 47 kişinin hayatını kaybettiğini ve bunun çok yüksek bir rakam olduğunu dile getiren Eroğlu, uygulanan politikaların ve engellemelerin bu sonucu doğurduğunu söyledi.
''Tüketilmesi yasal olan bir ürüne erişimin artırılması ve erişim kısıtlamasının kaldırılmasının sorunları da ortadan kaldıracağını'' belirten Eroğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
''Maalesef ki Türkiye’de alkollü içkiler özelinde olmak üzere, ideolojik bazı yaklaşımlarla bir tüketim ürününün, makbul olmayan bir tüketim ürünü olarak değerlendirilmesi suretiyle vergi yükünün ardındaki gerekçe çok rahat bir şekilde kabul görüyormuş gibi lanse ediliyor, halbuki durum böyle değil. Yasal bir tüketim ürününün, ideolojik olarak makbul olmayan bir tüketim ürünü olarak görülmesi, Türkiye’de hayatını bu şekilde sürdürmek isteyen, bu yaşam tarzını benimseyen insanların adeta kanun ve ekonomi yoluyla karaborsaya itilmesi, kabul edilemez bir şey. Bunun neticesinde insanların hayatını kaybettiğini kaydetmek, bizim için acı vericiydi. Umuyorum ki bu sorunun ardındaki asıl neden olan yüksek vergi yükü, 2025’te biraz da olsa dikkate almaya başlanır. Yüksek vergi yükünün bu istenmeyen sonuçları, gerek kamu maliyesi için gerekse bireysel ve toplumsal sağlık için göz önünde bulundurulduğunda, zaten ortaya çıkan sorunların da çözümüne de işaret ediyor olacak. 2024 yılındaki verilerin çarpıcılığı, bizim için, kamu politikası için yol gösterici olabilir. Bunun dikkate alınması, Türkiye’nin hem ekonomisi hem de sosyal yaşantısı için isabetli olacaktır.''
CHP'li Uzun'dan araştırma önergesi
CHP Muğla Milletvekili Cumhur Uzun da geçtiğimiz günlerde sahte içki ve kaçak içkiyle mücadele konusunu TBMM gündemine taşıyarak, bir araştırma önergesi vermişti. Son yıllarda sahte içki nedeniyle ölüm sayısında artışlara değinen Uzun, Meclis’te araştırma komisyonu kurularak bu sorunun çözülebileceğini dile getirmişti. Kaçak içkinin bir halk sağlığı sorunu olduğunu vurgulayan Uzun, devletin de önemli miktarda vergi kaybettiğinin Sayıştay Raporu’nda yer aldığını söylemişti.
ANKA’da yer alan habere göre Uzun, ele geçirilen kaçak ve sahte içki nedeniyle artan ölümlerin, ''pahalılıktan'' kaynaklandığını belirterek, şunları söyledi:
''Rakamlaştırıldığı üzere neredeyse 3 katına varılan kaçak içki ve buna bağlı olarak halk sağlığının tehdit altında olması söz konusu. Bunun temelini incelediğimizde, iki nedene bağlı olduğunu görüyoruz. İlki, halkın alım gücündeki aşırı düşüş, her şeyde olduğu gibi alkollü içki tüketen insanlara bu tüketime erişememe hali yaratıyor. İkincisi ise içki üzerinde uygulanan yüzde 300’ün üzerinde vergiler nedeniyle alkollü içkiler çok daha pahalılaşıyor. Ancak son dönemde de daha çok kişinin erişme problemi haline geldi ve bu arayışı doğurdu. Bu arayış içinde de alkollü içecek bir üretim yapılarak elde edilen ve içinde bir kısım kimyasal maddeler içeren unsurlar var ve bunların yapılışı bir sır değil.Bu nedenle vatandaşlar erişmekte güçlük çektikleri gerek alım gücü nedeniyle gerek vergi politikaları nedeniyle yaratılan bu durumu aşmanın yolunu, kaçak içki üretiminde ve bu üretimden de para kazanmaya gitme yolunda buldu.''
''İnsanları sahte veya kaçak içkiye yönelten nedenler ortadan kaldırılmalıdır''
Türkiye’de alkol tüketiminin arttığı dönemlerde ölüm sayısının daha çok arttığına işaret eden Uzun, bu durumun artık halk sağlığını tehdit eden bir unsur haline geldiğini söyledi. İnsanları sahte veya kaçak içkiye yönelten nedenlerin ortadan kaldırılması gerektiğini, bu süreçte de kaçakçılıkla da ciddi bir şekilde mücadele edilmesi gerektiğini vurgulayan Uzun, hükümetin bu konuda çalışmalar yapması gerektiğine, bunun kendilerinin görevi olduğuna dikkati çekti.
TBMM’ye bu konuya ilişkin soru önergesi sunduğunu hatırlatan Cumhur Uzun, “Henüz bununla ilgili tarafımıza verilmiş bir cevap ve bununla ilgili atılmış bir adım yok. Bazı denetimlerin yapıldığına ilişkin kamuoyuna yapılan açıklamalar var. Kaçak içkiye yönelik denetimler, zaten rutin yapılması gereken incelemeler. Satış yerlerine yönelik denetimlerin sıklaştırılması ve bununla etkin mücadele, beklentimizdir. Bunun ne ölçüde yapıldığı konusunda da ciddi kaygılarımız var. Umarım yapılıyordur ve daha çok canımızı kaybetmeyiz” dedi.