Haber: Sümeyye Aksu
Eriyen alım gücü ile birlikte gelen asgari ücret zamları, Türkiye’de gelir yapısını altüst etti. 2002’de en düşük memur maaşı ile asgari ücret arasındaki oran yüzde 113 iken 2022’de yüzde 39’a geriledi. 10 yılda asgari ücret 30 kat artarken memur maaşı ise 15 kat artabildi. Asgari Ücret Tespit Komisyonu, asgari ücrete ara zammı belirleme çalışmaları kapsamında üçüncü toplantı sonrasında asgari ücret ara zammını belirlendi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın ev sahipliğindeki toplantının ardından ara asgari ücret zammı açıklandı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Temmuz ayı ara zammının 11 bin 402 olduğunu açıkladı. Asgari ücret zam oranı yüzde 34 oranında yapılmış oldu. Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikaları Konfederasyonu (BASK) ve Anadolu Eğitim Sendikası Genel Başkanı Mehmet Alper Öğretici, yeni açıklanan asgari ücret ile ilgili Elips Haber’e açıklamalarda bulundu.
“Memur maaşları asgari ücretin altında kaldı”
1 Temmuz itibariyle en düşük memur maaşının asgari ücretin altında kaldığını ve makasın tamamen kapandığına dikkati çeken Öğretici “10-15 sene öncesini esas aldığımızda en düşük memur maaşı asgari ücretin en az iki katı kadar seviyesinde, ortalama memur maaşı ise asgari ücretin iki buçuk üç katı seviyesindeydi. Fakat günümüzde ne yazık ki memur maaşları çok düşük olduğu için asgari ücrete eşitlenme seviyesine geldi. Son yapılan asgari ücret zammıyla birlikte 1 Temmuz'dan itibaren memur maaşları asgari ücretin dahi altında kaldı” diye konuştu.
“En düşük memur maaşının iki buçuk üç katı kadar yükseltilmesini istiyoruz”
Memur maaşlarının 22 bin TL’ye çıkarılacağı sözü verilse de şu an için gerçekleşen bir gelişmenin olmadığını vurgulayan Öğretici sözlerine şöyle devam etti;
“Bununla ilgili birkaç rakam paylaşmak isterim sizinle. En düşük devlet memuru maaşı şu an 10 bin 441 TL. Yeni asgari ücretin bin TL altında kaldı. Ortalama memur maaşı ise 12 bin 500 bu da yaklaşık dört milyon memuru kapsar. Dolayısıyla biz asgari ücretin çok olmasından şikayet etmiyoruz. Bize göre çok da değil zaten. Ama asgari ücretin artması, aynı şekilde memur maaşlarına yansımadığı için biz memur maaşlarının az olduğu düşüncesindeyiz ve memur maaşlarının da en düşük memur maaşının iki buçuk üç katı kadar yükseltilmesini istiyoruz”
“En düşük devlet memuru maaşını yoksulluk sınırına getirelim”
Memur maaşlarında esas aldıkları verinin TÜRK-İŞ’in açıkladığı yoksulluk sınırı olduğunu belirten Öğretici, “TÜRK-İŞ’in en son açıklamış olduğu rakam 33 bin TL. Biz diyoruz ki en düşük devlet memuru maaşı 33 bin TL olmalı. Ondan sonra öğretmen, doktor, mühendis, hemşireye göre kademe ve unvanlara göre, mesleklere göre artış sağlanmalıdır. Sayın Cumhurbaşkanı seçim öncesinde 22 bin TL olacağı sözünü vermişti. Bununla ilgili önümüzde bir düzenleme geleceğini düşünüyoruz meclise. Biz de diyoruz ki hazır böyle bir düzenleme gelecekken tek taraflı bir düzenleme getirmeyin. Paydaşları da burada paydaş kimdir? Konfederasyonlardır. Konfederasyonu da iş birliği alanına sağlayarak bununla detaylı bir çalışma yapalım ve en düşük devlet memuru maaşını yoksulluk sınırına getirelim” ifadelerini kullandı.
“Meslekler arasındaki uçurumu giderecek maaş artışı sağlanmalı”
“En düşük devlet memuru maaşlarında artış olacak da muhtemelen aynı artışlar diğer meslek grupları için de olacaktır” ifadelerini kullanan Öğretici sözlerini şöyle sürdürdü
“Öyle bir dengesizlik var ki artık kamuda. Örnek veriyorum; mühendisin aldığı ücretle denk olarak saydığımız farklı bir kariyer mesleği arasında uçurum var. Bir öğretmen diyoruz öğretmen bir kariyer mesleğidir. Öğretmen maaşı şu an en düşük devlet memuru maaşıyla neredeyse eş değer. O yüzden sadece en düşük devlet memuru maaşını yükseltmek değil meslekler arasındaki uçurumu da giderecek bu mesleklerin de statüleri gereği maaş artışını sağlayacak detaylı bir çalışma esas alınmalıdır. Biz de paydaşlarla birlikte yapalım istiyoruz. Çünkü aksi takdirde amir olarak düşündüğünüz kişiler altında sorumlu olduğu kişilerden daha az ücret almaya başlarsa bu da kamuda ciddi bir sıkıntı yaratır”
“Hepsine aynı oranda artış sağlarsak adalet olmuyor”
Öğretici, “Bizim istediğimiz çok açık ve net. Diyoruz ki; en düşük devlet memuru maaşı yoksulluk sınırında olsun onun haricindeki unvanlar ve mesleklere göre de bizler aynı artışı sağlayalım. 33 bin lira en düşük olacaksa örnek veriyorum; yardımcı hizmetlidir bizde en düşük memur maaşı. Yardımcı hizmeti 33 bin olacaksa memur 38 olur, öğretmen 45 olur, mühendis o civarda olur. Doktor daha fazla olur. Fakat bu dengeyi sağlamazsak, hepsine aynı oranda artış sağlarsak yani yardımcı hizmetli arkadaş 22 bin alıp öğretmen 24 bin alınca burada adalet olmuyor” değerlendirmesinde bulundu.
“Sorun burada memurun az alması”
“Biz asgari ücreti fazla olduğunu düşünmüyoruz” diyen Öğretici, “İşçi arkadaşlarımızın aldığı ücretlerin fazla olduğunu düşünmüyoruz ama birçok kamu kurumunda çalışan işçi arkadaşlarımız memurlarla aynı odada çalışıyorlar. Yani beraber evrak işi yapıyorlar. Ya da orada taşıma işleri, temizlik işleri yapıyorlar. Bir okul örneği vereyim size. Pansiyonlu bir okulda çalışan bir öğretmeni düşünün. Öğretmenin ek gelirleriyle birlikte aldığı para 17 bin TL. Aynı pansiyonlu okulda işçi statüsünde, aşçı yardımcısı arkadaş 28 bin TL alıyor. Bu kabul edilebilir bir şey mi? Burada maaş aşçının fazla alması değil. Sorun burada öğretmenin az alması” diye konuştu.
“kamuda adaletsizlik oluşturuyor”
“Kamuda adaleti sağlayacak, detaylı düzenlemeyi birlikte yapalım. Aksi takdirde sorumlu olduğu kişiler altındaki kişilerden az ücret aldığı zaman çok büyük sıkıntılar çıkıyor” ifadelerini kullanan Öğretici sözlerini şöyle tamamladı;
“Bizim derdimiz asgari ücretin, işçi maaşının çok olması değil. Memur maaşları çok düşük kaldı. Memur maaşları bu oranlarda artırılmadı 10 yıldır. Bakın 10 yılda asgari ücret yüzde 500 artmışsa, memur maaşı yüzde 250 artmıştır. Sıkıntı buradan kaynaklanıyor ya da işçiler için aynı şekilde. İşçilerin artışları çok daha fazla olduğu için memurlar geri planda kalmıştır. Bu da kamuda adaletsizlik oluşturuyor. Bizler kamudaki adaletin sağlanması için en düşük memur maaşında yoksulluk sınırına getirerek bunun üstündeki de unvanlar ve mesleklere göre de artışların yapılmasını istiyoruz ki kamuda adalet sistemi yeniden sağlansın”