Fuat Oktay, Çayırhan Termik Santrali'ndeki madencilerle buluştu Fuat Oktay, Çayırhan Termik Santrali'ndeki madencilerle buluştu

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, partisinin haftalık TBMM Grup Toplantısında gündemi değerlendirdi. Yarın, Çorum tren kazasının yıldönümü oduğunu anımsatan Tuncer Bakırhan,  “57 canımızı yetirdi. Onları anıyorum. Çorum kirli ellerin yapmış olduğu katliamlardan yalnızca birisidir. Çorum Katliamını unutmayacaz, yapanları da lanetliyoruz” dedi.

Artı Gerçek’in aktardığına göre Bakırhan,  “En çok darbeye maruz kalan siyasi parti biziz diyen AK Parti Genel Başkanı askeri darbe dönemlerinde de acaba 1 Mayıs'ın yasaklandığını biliyor muydu? Asgari darbenin yasakçı zihniyetini devam ettiriyor, en çok da darbeye maruz kalan biziz diyor” diye konuştu.

İsrail’in Refah’ta bulunan güvenli bölgede çadırda kalanların üzerine bomba atmasına tepki gösteren Bakırhan, “İsrail ordusu Refah'ta yerlerinden yurtlarından göçerek çadırlarda yaşayan Filistinlilere bombalar attı, onlarca insan yaşamını yitirdi. Bu katliamı da lanetliyoruz, Filistin halkı yalnız değildir diyoruz. Uluslararası devletler kınamakla yetindiler. Bizler de bunlara çok şahit olduk. Kürtler, devrimciler, emekçiler defalarca tutuklandıklarında, katledildiğinde, siyasi iradelerine kayyım atandığında da aynı kınama mesajlarını duymuştuk. Kınamakla bu katliamlar maalesef durmuyor” ifadelerini kullandı.

"Gezi, demokratik bir hak talebidir, yargılanamaz"

Bakırhan, şöyle devam etti:

“Evet katliamlara devam eden Netanyahu hükümetini de kınıyoruz. Netanyahu, dünya tarihine bir katliamcı olarak geçecektir. Devletlere çağrı yapmayacağız, o utangaç kınama mesajı veren devletlerin artık bir şey yapmayacağını anlamış olduk. Dünya haklarına çağrı yapmak istiyorum. Lütfen, bulunduğunuz ülkede Filistinlilerin yaşamış olduğu katliamlara itiraz edin.”

Bakırhan sözlerini şöyle sürdürdü:

“Erdoğan, dün Türkiye'nin en fazla darbe girişimine maruz kalan hükümetiyiz diyor. Peki biz ne olduk? 11 partisi ya kapatılmış ya da kapanmak zorunda bırakılmış, binlerce yöneticisi cezaevlerinde, cezaevlerinde bizden kaynaklı yer yok. Beyefendi en fazla darbeye maruz kalan parti biziz diyor. Buna gülüp geçmek gerekiyor. 15 Temmuz Allah'ın lütfu diyenler sanki kendileri değildi.

Kobane kumpas davası, Gezi davası, HDP'yi kapatma davası bugüne kadar süren bütün rehin davalarının tamamı açık birer darbedir. Bugün de Gezi'nin yıldönümü. Halkların mücadelesini selamlıyoruz. Gezi halkların haklı itirazıdır. Karanlık gider, Gezi kalır diyoruz. Gezi, demokratik bir hak talebidir, yargılanamaz” dedi.