Bakan Tunç, AK Parti Denizli İl Başkanlığı'nda düzenlenen AK Parti Türkiye Buluşmaları toplantısında yaptığı konuşmada, Denizli'nin 2004'ten itibaren AK Parti'li belediyeyle tanışmasının ardından bir dönüşüm yaşadığını, 2029'da tekrar AK Parti belediyeciliğinin kentte devam edeceğine inandığını söyledi.
AK Parti'nin 23 yaşında olduğunu hatırlatan Tunç, "22 yıldan bu yana da iktidarda. 22 yıldan bu yana dünyada böyle serbest seçimlerle, yüzde 80'lerin üzerinde katılımın olduğu seçimlerle tek başına iktidarda kalabilen bir parti ya da bir lider yok. Dünya siyaset tarihinde tek, bizim demokrasi tarihimizde zaten tek, en uzun süre başbakanlık yapan, seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı ve en uzun süre Cumhurbaşkanlığı yapan bir lidere sahibiz." diye konuştu.
Tunç, AK Parti'nin "Belki iktidar oluruz" diye masa başında siyasi mühendislik neticesinde kurulmuş bir parti olmadığını belirterek, "AK Parti'yi millet kurmuştur." dedi.
AK Parti'nin iktidara gelmesinin ardından yaptığı atılımları anlatan Tunç, şöyle konuştu:
"Cumhurbaşkanlığı seçimleri gelip çattığında 2007'de o vesayetçi anlayış devreye girdi, 'Cumhurbaşkanını Meclise seçtirmeyiz.' dediler, Anayasa böyle, değişti mi bu anayasa? Değişmedi. Eskiden bu şekilde seçiliyordu, 'Hayır, bu sefer seçtirmeyiz.' dediler. Cumhurbaşkanlığı Mecliste seçimler yapıldığında aslında geçerli bir seçim ama çıktı ama o dönemin YÖK Başkanı 'Bu seçim geçersizdir.' diyebildi yani bir YÖK Başkanı gidip TBMM'de gerçekleştirilen bir seçimle ilgili 'Geçersizdir.' diyebiliyordu. İşte o günlerden bugünlere geldik."
Tunç, Türkiye'nin 2013'te en parlak olduğu dönemde Gezi Parkı olaylarıyla ateşe verilmeye çalışıldığını, bu başarılı olmayınca 17-25 Aralık emniyet, yargı darbesiyle hükümetin düşürülmeye çalışıldığını, bunun da başarılı olamadığını söyledi.
2016'da dışarıdan destekli FETÖ teröristlerinin 15 Temmuz gecesinde tankları milletin üzerine sürdüğünü anlatan Tunç, "Cumhurbaşkanımız 'Haydi milletim meydanlara, ülkemize sahip çıkıyoruz.' dediğinde de milletimiz meydanlara koştu. Yargı mensuplarımız adliyelere koştu ve o kahraman savcılarımız hemen o teröristler hakkında, o darbeciler hakkında yakalama kararları çıkardılar, gözaltı kararları verdiler ve şimdi onların yargılamalarının birçoğu bitti ve hapiste cezalarını çekiyorlar." diye konuştu.
"O vesayetçi yargıyı özleyen, bugünkü yargıyı hazmedemeyen çevreler"
Tunç, Türkiye'de yargının geçmişteki darbelerde milletin yanında durmadığını söyledi.
"Yani bu bizim yargı tarihimizin üzülerek söylüyoruz kara lekeleri ama 15 Temmuz'a geldiğimizde Türk yargısının nasıl insan haklarını savunduğunu, nasıl demokrasinin yanında, nasıl milli iradenin yanında olduğunu hep beraber gördük." diyen Tunç, şöyle konuştu:
"İşte bugün sürekli yargıyı yıpratmaya çalışanlar da aslında o vesayetçi yargıyı özleyen, bugünkü yargıyı hazmedemeyen çevreler. Biz, 22 yıldan bu yana vesayetçi direnişi kıra kıra bugünlere geldik, demokrasimizin standartlarını yükselttik. Gerçekleştirdiğimiz yatırımlarla, fiziki kalkınma hamleleriyle Türkiye'nin 81 vilayetine, her yerine eserler götürdük."
Gazze'de yaşanan soykırım
Gazze'de 7 Ekim'den bu yana soykırım yaşandığını, bunun durması için Türkiye olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde çalışmaların devam ettiğini belirten Bakan Tunç, "Maalesef uluslararası sistem oradaki zulmü durdurmaya yetmiyor. Uluslararası hukukun maalesef oradaki soykırım suçunun önlenmesine yetmediğini görüyoruz ama biz mücadelemizi sürdüreceğiz." dedi.
Tunç, işgal altındaki Batı Şeria'da İsrail askerlerince katledilen Ayşenur Ezgi Eygi'ye Allah'tan rahmet dileyerek, şunları kaydetti:
"Onun hakkını, hukukunu koruyacağız. Her platformda savunacağız. Hemen Ankara Cumhuriyet Başsavcılığımız, iç hukuktan kaynaklanan soruşturma yetkisini kullandı ve soruşturmayı başlattı. Elimizde görüntüler var, deliller var ve oradaki o saldırganların, o teröristlerin kendi ülkemizde de yargılanması ve uluslararası anlamda bir yakalama kararı çıkarılmasıyla ilgili hukuki mücadelemizi, soruşturmamızı başlattık.
Uluslararası hukukta da Ayşenur'un hakkını koruyacağız, savunacağız. Uluslararası Ceza Mahkemesine, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyine ve Uluslararası Adalet Divanına Ayşenur Ezgi Eygi kardeşimizin dosyasını tüm delilleriyle beraber ibraz edeceğiz ve sonuna kadar onun haklarını savunacağız. Bir kez daha ailesine, milletimize başsağlığı diliyorum. Yarın inşallah onun cenaze merasiminde olacağız, dualar edeceğiz ve ailesine başsağlığı dileyeceğiz. Temennimiz bir an önce orada akan kanın durdurulması. Türkiye olarak da Uluslararası Adalet Divanına katılma dilekçemizi verdik. Uluslararası Ceza Mahkemesinde de sivil toplum kuruluşlarımız, o teröristlerin, Netanyahu başta olmak üzere bunların yargılanmasıyla ilgili çalışmaları biz Türkiye olarak sonuna kadar takip edeceğiz."
Ekonomiyi etkileyen olumsuzluklar
6 Şubat'taki Kahramanmaraş merkezli depremlerden 11 ilin etkilendiğini anımsatan Tunç, "Şimdi hızlı bir şekilde o şehirleri yeniden inşa etmenin gayreti içerisindeyiz." dedi.
Bakan Tunç, bu süreçte Rusya-Ukrayna Savaşı'nın, Gazze meselesinin, Suriye'nin kuzeyinde terör devleti kurma çabalarının da yaşandığını belirterek, şöyle konuştu:
"Tüm bunlar üst üste geldi ve 6 Şubat'taki depremlerle de ekonomimiz çok olumsuz etkilendi, bunu kabul etmek lazım. Biz, enflasyonu çift hanelerden 2013'te tek haneye, yüzde 5'lere kadar düşürmüştük. Tabii son 5 yıl özellikle hükümetin dışında, ülkemizin dışındaki gelişmelerle de ekonomimizi etkileyen olumsuzluklarla karşılaştık. Enflasyon tekrar yükseldi. Şimdi ekonomi yönetimimiz inşallah bunu tekrar tek haneli rakama düşürecek. Nasıl yapmışsak yine uygulamakta olduğumuz programla inşallah bunu gerçekleştirerek, halkımızın alım gücünü yeniden eski haline getirerek emeklimizi, işçimizi, memurumuzu enflasyona ezdirmeden inşallah yolumuza devam edeceğiz."
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nihat Zeybekci ile Denizli İl Başkanı Yücel Güngör'ün de konuşma yaptığı toplantı, basına kapalı devam etti.