Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, İstanbul'da gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Özgür Özel'in "Öğrencilerin elinde balta yok ama Milli Eğitim Bakanlığı’nın başında bir ‘kazma’ var" sözlerini eleştiren Tekin, "Bu süreci bu hale getiren maalesef ana muhalefet partisinin genel başkanı. Çok üzülüyorum. Özgür Özel'e cevap verecek bir durumun olduğuna inanmıyorum. Çünkü Özgür Özel, benim gözümde bir karakter olmaktan çıktı. Özgür Özel, ilkesi olmayan ve tutarsız konuşan biri" dedi.
"Özgür Özel'i siyasi olarak hangi dille cevaplandıracağımı bilmiyorum"
Tekin'in açıklamalarından satır başları şöyle:
"Maalesef çocuklarımızın içerisinde bulunan eğitim yuvalarına aksettirecek büyük bir hatanın içerisine girdiler. Bu eğitimimiz açısından da, demokrasimiz açısından da, insan hakları açısından da büyük bir yanlış. Tüm siyasileri demokrasiye sahip çıkmaya çağırıyorum.
Proje okullardaki rutin yer değiştirme süreci manipüle edilmeye başlandı. Öğretmenlerimiz bu anlamda kullanılmaya çalışıldı. Öğretmen arkadaşlarımıza bu oyuna gelmedikleri için teşekkür ediyorum. Okullarımızı, siyasi bir operasyonun aracı haline dönüştürmediler. İki gündür bize ulaşan, sosyal medya tabiriyle 'capsleri' inceliyoruz. Bu süreci bu hale getiren maalesef ana muhalefet partisinin genel başkanı. Çok üzülüyorum. Özgür Özel'e cevap verecek bir durumun olduğuna inanmıyorum. Çünkü Özgür Özel, benim gözümde bir karakter olmaktan çıktı.
Özgür Özel, ilkesi olmayan ve tutarsız konuşan biri. Burada cevap verilmesi gereken asıl şey; Atatürk'ün makamı olarak kabul ettiğimiz CHP'nin bu durumlara düşmesine gerçekten üzülüyorum. Özgür Özel'i siyasi olarak hangi dille cevaplandıracağımı bilmiyorum. Karşımızda siyasi düşüncesini ve çizgisini bildiğimiz, o çizgide ısrarcı olan bir siyasetçi profili yok. 31 Mart yerel seçimlerinden Kent Uzlaşması dediler ve terörle iktisatlı olduğu varsayılan kişileri kendi listelerinden aday göstermekte bir beis görmediler. Fakat şimdi Terörsüz Türkiye diye bir süreç başladı. Oyuncağı elinden alınmış çocuklar gibi ama ve fakat ile başlayan cümleler kurmaya başladılar."