Ankara Spor Salonu'nda konuşan Devlet Bahçeli’nin açıklamalarından satır başlıkları şu şekilde:
"Güneş tohumuz gökte çadırımız olsun. Göktürler devrinde gök Biz de diyoruz ki ilahi kelimatukllahtan dayarsak gök girsin kızıl çıksın. Ülkümüzden dönersek, yeni yüzyıla Türkiye'nin damgasını vurmazsak, bölücü teröristlere taviz verirsek gök girsin, kızıl çıksın. Haktan halktan hakikatten milim ayrılırsak gök girsin kızıl çıksın. İç ve dış cephesine boyun eğersek gök girsin kızıl çıksın.
"Ya olduğumuz gibi olmak ya da göründüğümüz gibi olmak zorundayız"
Türk ve Türkiye sevdamızdan vazgeçersek gök girsin kızıl çıksın. Bu cennet ülkenin zilletin menüsü yapmaya izin verirsek gök girsin kızıl çıksın. Terör sevicilere, akılsızlara taviz verirsek gök girsin kızıl çıksın. Bölücülere bölünme sevdalılara taviz verirsek gök girsin kızıl çıksın. Değerli dava arkadaşlarım, muhterem misafirler, kurultayımızı Ramazan ayının ihtişamı ile yapıyoruz. Nevisin heva ve hevesinden sıyrılarak yapıyoruz. Elbette dili başka kalbi başka, gecesi başka gündüzü başka olanlara benzemeyiz, müflis siyaset tellahları gibi olamayız. Ya olduğumuz gibi olmak ya da göründüğümüz gibi olmak zorundayız.
"55 yıldır Çanakkale savunması gibi ülkemizi korkusuzca savunduk"
Davamız mazlumlarım davasıdır, Allah’ın davasıdır. Sonsuza kadar da dua ile koruma altındadır. Ne mutlu davasından ödün vermeyenlere. Ülke için var olduk, bir ülke için yar olduk sözlerini boş yere söylemedik. Ne söylemişsek yaptık. Neyi hedeflemişsek yaptık. 55 yıldır süren dava ve mücadelemizde ülkemizin tarihi mirasını sırtladık. 55 yıldır Çanakkale savunması gibi ülkemizi korkusuzca savunduk. 109 yıl önce metrekaresine 6 bin mermisini düştüğü geçilmez yapan kahramanlarımızın hatıralıyla özendik. Biz ferdi kahramanlık sahneleriyle meşhur olmuyoruz.
"Türk Demokrasi hayatını kumpaslarla zehirlemek istiyorlar"
Aziz dava arkadaşlarım, değerli misafirler, Çanakkale’yi geçemeyen bu defa Türkiye’yi topyekun geçmeye çalışıyorlar. İşbirlikçilerin taşeron kılavuzuyla bir kez daha operasyon çekmekle uğraşıyor. Yüz yılı karanlığa itmek, yaşanmaz hale getirmek, milletimizi mağrur etmek için yanıp tutuşuyor. Türk Demokrasi hayatını kumpaslarla zehirlemek istiyorlar. Türkiye üzerinde kumar oynayan muhalefet partileri devletimizi dayandığı kurucu ilke ve esaslarını yıkmak için adeta yarışıyorlar.
14 ve 28 mayıs 2023 tarihlerinde yapılan cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerinde hayal kırıklığına uğrayan muhalefet cenahı birbirini yiyip tüketerek sakat ve sancılı bir irade eşliğinde 31 Mart 2024 mahalli idareler seçimlerine kara propaganda ile hazırlanıyor. Bu muhalefetin ne söyleyip nasıl göründüğünden daha mühimi baktığını görememesi, görüyorum dediğini idrak edememesidir.
"CHP rotasını kaybetmiştir"
Türkiye’de bir muhalefet bozgunu yaşanmaktadır. 2. Dünya savaşında her tarafından derin yaralar almışken ekonomik, diplomatik, teknolojik ve siyasi değişimler baş döndüren bir kıvama erilmişken muhalefet partilerin çağın gerisinde geçen yüzyılın dibinde çakılı kalması ülkemiz aleyhine endişe verici bir talihsizliktir. Muhalefet iflah olmazsa olmaz derece hastadır. Bu hastalık demokrasi sistemin sağlığını tehdit etmektedir. CHP üçüncü dünya ülkelerinde ki muhalefet partilerinden çok daha aşağıdadır. Terör örgütü PKK’nın siyasallaşmasını misyon edinen CHP Demlenerek metruk bir tekneyi aratmayacak şekilde rotasını kaybetmiş bölücü korsanlar tarafından rehin alınmıştır.
"Muhalefet bedelini 14 Mart'ta ödeyecektir"
Dem CHP’yi maalesef dönüştürmekle kalmamış, tarihin ve istikametinden koparmıştır. CHP tanınmaz halede olmamakla birlikte mayına basmış melez bir siyasetle donanmış merkez kaçla tesirlerin tahakkümüyle siyasi seçenek olmaktan bütünüyle uzaklaşmıştır. Bu partide ayaklar baş başlar ayak olmuştur. CHP’nin güvenilmez siyasetini açığa vurmuştur. Muhalefet bedelini 14 gün sonra sandıkta ödetyecektir.
Buradan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a diyorum; ayrılamazsın, Türk milletini yalnız bırakamazsın. Cumhur İttifakı olarak yanındayız"