Gazze'de ayrım gözetmeyen saldırılarını sürdüren ve ateşkes çağrılarını reddetmeye devam eden İsrail hükümeti, bölgenin kuzeyindeki yaklaşık 1.1 milyon sivilin yakıt yokluğunda ve devam eden saldırıların gölgesinde evlerini terk etmemesinden Birleşmiş Milletler'i (BM) sorumlu tuttu. İsrail hükümet sözcüsü Eylon Levy, BM kurumlarını "Hamas'ın canlı kalkan stratejisine" suç ortaklığı yapmakla suçladı.
Güvenli koridor
İsrail ordusu, 7 Ekim saldırılarından sonra kara harekatı sinyalini vermiş ve yaklaşık 1.1 milyon sivilin yaşadığı Gazze'nin kuzeyinin tahliye edilmesi ültimatomu çekmişti. Toplamda 2.2 milyonluk nüfusu ile zaten dünyanın nüfus yoğunluğu en yüksek bölgelerinden biri olan Gazze'ye yönelik bu tehdit tepki çekmişti. Dahası, güvenli addedilen güney kentleri ile "güvenli koridor" sayılan yolların da bombalandığı haberleri gelmişti.
“Herkesi tehlikeye atoıyorlar”
İsrail hükümet sözcüsü Eylon Levy ise saldırılarının Gazze'nin kuzeyindeki Şifa Hastanesi'nin çevresine yoğunlaşmasının ardından BM kurumlarından gelen tepki ve çağrılara saldırganca bir yanıt vermeyi tercih etti. Uluslararası Kızılhaç, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi'nin (OCHA) isimlerini veren Levy, "Bir ay boyunca kuzeyden tahliyeyi desteklemeyi reddettiler. Şimdi, karadaki kent savaşının ortasında hızlı bir tahliye gerektiğini söyleyerek herkesi tehlikeye atıyorlar" iddiasında bulundu.
Canlı kalkan stratejisi
Levy, sosyal medya hesabından yaptığı ikinci bir paylaşımda da "Gazze'deki tüm trajik sivil ölümlerinden -yanlış ateşlediği roketler ve tahliye edilmelerini engellemesi nedebiyle öldürülenlerden - Hamas'ı sorumlu tutuyoruz ama "BM kurumlarının aynı zamanda, Hamas'ın canlı kalkan stratejisindeki suç ortaklıkları nedeniyle aynaya uzun uzun, iyice bakmaları gerekiyor" suçlamasını getirdi.
