Naci Görür'den 'Evlere girelim mi?' sorusuna yanıt Naci Görür'den 'Evlere girelim mi?' sorusuna yanıt

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 1. Meclis'in önünde yurttaşlara seslendi.

Ankara Valiliği'nin yürüyüşe izin vermemesine tepki gösteren Özel, "Ne yılarız, ne korkarız, ne de Atamız ile aramızda barikat kabul ederiz. Yıkar geçeriz!" dedi.

Deprem mesajı: "AKOM'da bir koltuk boş..."

İstanbul'daki depreme ilişkin mesaj veren Özel, “Bugün İstanbul’da 6,2 şiddetinde bir deprem gerçekleşti. Ankara’dan İstanbul’u selamlıyoruz. Geçmiş olsun dileklerimizi buradan İstanbul’a gönderiyoruz. Maalesef deprem deyince akla hemen alınan tedbirler geliyor ve ilk olarak gözler Afet Koordinasyon Merkezi’ne dönüyor. AKOM’a bakıyoruz, AKOM’daki koordinasyonu görüyoruz. Ama orada bir koltuk boş. O koltukta oturması gereken İstanbul’un afetinde, acil durumlarında koordinasyonun başında olması gereken, milletin vazife verdiği, ‘Sen İstanbul’un muhafızısın’ dediği Ekrem İmamoğlu’nu Silivri’de tutanlara yazıklar olsun. Buradan Mansur Başkanımızla; Ankara’ya kimseyi ayırmadan, kayırmadan, en güzel hizmetleri yapan Mansur Başkanımızla bugün burada bizim toplanmamıza katkı sağlayan, emek veren Ankara il örgütümüz, il başkanımızla, bütün milletvekillerimizle, belediye başkanlarımızla birlikte Gazi’ye, Atatürk’e doğru yürüyüşe geçerken Silivri’deki bütün arkadaşlarımıza selam olsun. Onları yürekten selamlıyoruz" dedi. 

Özel'den Valiliğe: "Milletin gücünü göstermek isteriz"

Özel, şunları söyledi:

"Her 23 Nisan’da olduğu gibi hem resmi törenlerde, hem de sonrasında Birinci Meclis’ten, İkinci Meclis’ten Anıtkabir’e doğru, yani bu Meclis’i kuran parti olarak kurucumuza doğru yürüyeceğimizi söyledik. Ankara Valiliği dün akşam bir yazı yollayarak, bunu yapamayacağımızı, yürüyemeyeceğimizi, toplanamayacağımızı söyledi. Valinin şahsen bir suçu yok, arada kalmış. Bir yanda Gazi Mustafa Kemal’in askerleri, bir yanda cuntanın kurşun askerleri... Biz ‘Toplanacağız, Ata’ya yürüyeceğiz’ deyince bundan rahatsız olan birileri valimize, emniyet müdürüne baskı yapıyorlar. Onlar da bize yazı yolluyor, diyor ki ‘Eğer yürüyecekseniz, bir yerde toplanacaksanız Birinci Meclis’in önü olmaz. Keçiören’deki Kalaba Meydanı’na gideceksiniz.’ Bak, bak, bak. Sayın Vali elçiye zeval olmaz. O seni atayan, sana bu talimatları verene söyle, de ki ‘Kalaba Meydanı’na gidemezlermiş. Çünkü çok kalabalıklarmış’ de. ‘Çok kalabalıklarmış.’ Herkes şunu bilsin: Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak, sadece Cumhuriyet Halk Partililer değil Ankara’da, Başkent’te Gazi Mustafa Kemal’in emanetine sahip çıkanlar olarak asla ne yılarız, ne korkarız, ne de Atamızla aramızda barikat kabul ederiz. Yıkar, geçeriz. Şu hale bakın. Bu arabayı buraya sokmamak için bütün gün uğraştılar. Polisimizin servis otobüsünü kullanıyor, gidiyor oraya trafiğin çekicisini getiriyor, arkaya bir başka çekiciyi dayıyor. Nedenmiş? Biz burada toplanamayalım diye. Polisin, emniyetin dronu… Çek fotoğrafı, yolla tek adama, kullansın doya doya. Bugün 23 Nisan… Egemenliğin millete verilişinin, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kuruluşunun 105’inci yılındayız. Atatürk’ün bu kutlu günü çocuklara armağan ettiği gündeyiz. Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda buradan Türkiye’nin bütün çocuklarına sesleniyoruz: Bayramınız kutlu olsun çocuklar. Buradan Türkiye’nin bütün demokratlarına, bütün milliyetçilerine, bütün muhafazakarlarına, bütün aydınlarına ve tüm Atatürkçülere sesleniyoruz: Biz Meclis’in kıymetini biliriz, egemenliğin kıymetini biliriz. Milli Egemenlik Bayramınız kutlu olsun.

"Barikatı dinlemeden sel oluyoruz"

“Burada bizi durdurmak isteyenlere, bize engel olmak isteyenlere bir kez daha milletin gücünü ve bizim onlardan aldığımız gücü göstermek isteriz. Buradan sonra hep birlikte sel olup Anıtkabir’e doğru akacağız. Birazdan Ankara’nın dört bir yanından oluk oluk gelen herkesle… Şu güzelliğe bakın. Varsınız ya, sizin kadar da bu tarafta var. Hepsini selamlıyoruz. Birazdan hep birlikte kucaklaşacağız, hep birlikte yürüyeceğiz. 19 Mart darbesi bu milletin seçme hakkına, bu milletin kendisini kimin yöneteceğine karar verme hakkına, Atatürk’ün emaneti sandığa darbe girişimidir. O darbeyi önce Saraçhane’de yedi gece boyunca direnenler bozdu. Ama herkes İstanbul’a bakarken Ankara’dan, üniversitelerden, meydanlardan ses veren Başkentliler, 81 ilde darbeye direnenler bütün hesapları bozdu. Darbeye Saraçhane kadar güçlü bir cevap veren Ankara’ya, Ankara’nın gençlerine, öğrencilerine, ODTÜ’ye, Bilkent’e, Ankara Üniversitesi’ne, Gazi’ye selam olsun. Yağmur gelmeden hep beraber, omuz omuza sel olup Anıtkabir’e akmaya hazır mıyız? Sizden ricam: Her biri vatanın evladı, her biri aile babası - annesi, aslında çoğu atanmayan öğretmen… Polislerimiz, her meslekten. Onları incitmeden ama önünüze konulan barikatı da asla ve asla dinlemeden hep beraber sel oluyoruz. Anıtkabir’e akıyoruz.”

Özgür Özel'in konuşmasının ardından yurttaşlar, barikatları kaldırarak Anıtkabir'e yürümeye başladı. Yürüyüşe CHP Genel Başkanı Özgür Özel katıldı. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş da yürüyüşte yer aldı.

Kaynak: Haber Merkezi