Para piyasalarında, Amerikan Merkez Bankası'nın (FED) bugün gerçekleştireceği para politikası kurulu toplantısında faizi sabit bırakacağına kesin gözüyle bakılmasına karşın 2023'ün geri kalanında nasıl bir yol izleyeceğine yönelik belirsizlik devam ediyor.
Analistler, toplantı sonrası politika metni ve Powell'ın yapacağı açıklamalarda, FED'in sonraki dönemde nasıl adımlar atacağına yönelik işaretlerin aranacağını belirtti.
FED'in faizleri daha uzun süre yüksek tutacağına dair endişelerin arttığını kaydeden analistler, 10 yıllık ABD hazine tahvil getirilerinin Kasım 2007 tarihinden bu güne en yüksek seviyesinde bulunduğuna işaret etti.
Analistler, arz endişeleriyle son 10 ayın en yüksek seviyelerinde seyreden petrol fiyatlarının, küresel merkez bankalarının enflasyonla mücadelesini daha fazla karmaşık hale getirebileceğini dile getirdi.
Artan petrol fiyatlarının, hem enflasyonu artırdığını hem de ekonomik büyüme üzerinde baskı oluşturduğunu kaydeden analistler, bu durumun 1970'lerin ortasında ABD'nin resesyona girmesinde büyük rol oynadığını anımsattı.
Bir önceki gün Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), haziran ayında 2023 yılı için yüzde 2,7 olarak açıkladığı küresel ekonomide büyüme tahminini yüzde 3'e çekerken, 2024 için ise büyüme tahmini yüzde 2,9'dan yüzde 2,7'ye düşürdü.
OECD raporunda, "Küresel ekonomi, 2023'ün ilk yarısında beklenenden daha dirençli kaldı. Ancak büyüme görünümü zayıf kalmaya devam etmekte. Para politikasının giderek daha görünür hale gelmesi ve Çin ekonomisinden beklenenden daha zayıf bir toparlanma ile 2024 yılında küresel büyümenin 2023'e göre daha düşük olacağı tahmin edilmektedir" ifadeleri kullanıldı.
ABD'li otomobil üreticisi Ford'un Kanada fabrikasındaki örgütlü işçi sendikası ile anlaşmaya vardığına yönelik haber akışının ardından General Motors, Ford ve Stellantis'in hisseleri yaklaşık yüzde 2'şer arttı.
ABD'de greve giden Birleşik Otomotiv İşçileri Sendikası (UAW), otomotiv üreticileriyle süren görüşmelerde ciddi bir ilerleme kaydedilmemesi durumunda daha çok fabrikada greve gidileceğini açıklamıştı.
Walt Disney hisselerinin, şirketin sonraki 10 yıl içinde park işine dair sermaye harcamalarını neredeyse iki katına çıkaracağını açıklamasından sonra yüzde 4'e yakın değer kaybetmesi dikkat çekti.
New York borsasında bir önceki gün S&P 500 endeksi yüzde 0,24, Nasdaq endeksi yüzde 0,23 ve Dow Jones endeksi yüzde 0,31 değer kaybına uğradı. ABD'de endeks vadeli kontratlar, yeni güne negatif bir seyirle başladı.
FED faiz kararı öncesi bir önceki gün Avrupa borsalarına pozitif bir seyir hakim olurken, bugünkü yoğun veri gündemi yatırımcıların odağına yerleşti.
Analistler, yarınki İngiltere Merkez Bankası'nın (BoE) faiz kararı öncesi ülkede bugün açıklanacak enflasyon verilerinin önemine dikkat çekti. İngiltere'de Tüketici Fiyat Endeksi'nin (TÜFE) ağustosta aylık yüzde 0,7 ve yıllık yüzde 7 artış göstermesi bekleniyor.
Para piyasalarında, BoE'nin yarın gerçekleştireceği para politikası toplantısında politika faizini 25 baz puan artırma ihtimali yüzde 80 ile fiyatlanıyor.
Avrupa Merkez Bankası (ECB) yetkililerinin sonraki dönem politikalara yönelik sözle yönlendirmeleri yatırımcıların odağında yer alırken, Fransa Merkez Bankası Başkanı Francois Villeroy de Galhau, ECB'nin, faizi bu seviyelerde yeterince uzun süre koruyacağını dile getirdi.
Enflasyonun bir hastalık, faiz oranlarının ise bir ilaç olduğunu kaydeden Francois Villeroy de Galhau, "Enflasyon yüzde 2'ye doğru geldiğinde, ECB faizi düşürebilir" dedi.
Bir önceki gün İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,09, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,08 ve İtalya'da MIB 30 endeksi 0,60 değerlenirken, Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 0,40 azaldı. Avrupa'da endeks vadeli kontratlar, yeni güne negatif bir seyirle başladı.
Asya piyasalarında negatif seyir öne çıktı.
FED'in faiz kararı öncesi Asya pay piyasalarında satıcılı seyrederken, Çin Merkez Bankası'nın (PBoC) krediler için referans kabul edilen gösterge faiz oranlarını sabit bırakması risk iştahını aşağı çekti. FED, bir yıl vadeli ana kredi faiz oranını yüzde 3,45 ve 5 yıllık kredi faiz oranını yüzde 4,2'de sabit bıraktı.
Analistler, "PBoC için ekonomiye mi yoksa yuanın desteklenmesine mi öncelik verileceği konusundaki ikilem devam ediyor" açıklamasında bulundu.
Asya Kalkınma Bankası (ADB), Çin emlak sektöründeki zayıflık ve El Nino iklim olayı ile bağlantılı risklerin bölgesel beklentileri olumsuz etkilemesinden dolayı bu yıl gelişmekte olan Asya'daki ekonomik büyümenin beklenenden biraz daha düşük olacağını açıkladı.
ABD Hazine Bakanı Janet Yellen, ABD'nin Japonya'nın yene bir müdahalede bulunmasına anlayış gösterip göstermeyeceği sorusuna, "ayrıntılara bağlı" yanıtını verdi.
Bugün Japonya'da açıklanan verilere göre, Japonya dış ticaret açığı, ağustos ayında 930,5 milyar yen oldu.
Kapanışa yakın, Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,5, Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 0,2, Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 0,8 ve Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,3 azaldı.
Yurt içinde, bir önceki gün alıcılı seyreden Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, yüzde 1,35 değerlenerek günü 7.784,01 puandan tamamladı.
Dolar/TL, bir önceki gün yatay seyrederek günü 27,0206'dan kapatmasından sonra bugün bankalararası piyasanın açılışında 27,0308 seviyesinden işlem görüyor.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, New York'ta yatırımcılarla yaptığı görüşmelere ilişkin, "Bu görüşmelerimizin Türkiye'ye fon akışında katkısının olacağına inanıyorum" dedi.
OECD, Türkiye ekonomisine dair haziran ayında 2023 yılı için yüzde 3,6 olarak açıklanan büyüme tahminini bir önceki gün yayımlanan raporda yüzde 4,3'e çıkardı.
Raporda, Türk ekonomisinin sonraki yıla yönelik büyüme tahmini yüzde 3,7’den 2,6’ya indirilirken, 2023 yılı enflasyon beklentisi yüzde 44,8'den 52,1'e çıkarıldı. Enflasyonun 2024 yılında yüzde 39,2'ye ineceği öngörüldü.
Analistler, BIST 100 endeksinde 7.800 ve 7.900 seviyesinin direnç, 7.700 ve 7.600 puanın destek konumunda olduğunu belirtti.