Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Beyoğlu'nda Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen '15 Temmuz Destanı Milletin Zaferi' başlığı ile hazırlanan Fahir Atakoğlu Konseri'ne katıldı. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı koordinasyonunda düzenlenen konserde piyanist ve besteci Fahir Atakoğlu, '15 Temmuz Destanı' isimli senfonik eseriyle dinleyicilerin karşısına çıktı. İstanbul Valisi Davut Gül, sanatçı Orhan Gencebay, şehit aileleri ve gazilerle birlikte çok sayıda davetli konser programına katıldı. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve Vali Davut Gül açılış konuşmaları gerçekleştirdi.
En hain kalkışmalardan birinin adı
Programda konuşan Altun, “15 Temmuz, Türkiye hatta dünya tarihinin gördüğü en hain kalkışmalardan birinin adı. Demokrasi tarihinde eşi benzeri görülmeyen bir ihanettir. Küresel sömürü düzeninin maşası bir terör örgütü eliyle gerçekleştirilmeye çalışılan bir işgal girişimidir. Darbe görünümü altında vatanın işgalini, bu ülkeyi sömürgeci devletlerin emrine amade kılmayı hedefleyen bir kumpastır. Bundan tam 8 yıl önce FETÖ mensupları eliyle girişilen büyük kötülüktür. Fakat diğer taraftan 15 Temmuz aynı zamanda bu Milletin Zaferi'nin de adıdır. Bu Milletin şanlı direnişini tüm dünyaya gösteren günün adıdır. Kahraman milletimizin, istiklaline bağlılığını en güçlü şekilde teyit ettiği, gösterdiği gündür" dedi.
O gece herşey planlanmıştı
Altun, “O gün, sözüm ona o gece her şey planlanmıştı. Fakat hesap etmedikleri, edemedikleri bir şey oldu. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan çıktı ve milletimizi meydanlara çağırdı, direnişe çağırdı. 'Ben milletin gücünün üstünde bir güç tanımadım bugüne kadar' diyerek, milleti tek ses, tek yürek olmaya, darbe görünümlü işgal girişimini bertaraf etmeye çağırdı. Kahraman milletimiz de, o gece bu çağrıya kulak verdi. Bütün dünya gördü ki gerçekten milletimizden daha güçlü bir seda, güçlü bir varlık yoktur. Cumhurbaşkanımızın söylediği o söz 'Milletimizin gücü üstünde bir güç tanımadım' sözü kendisini o gün gerçekleştirdi. Ne kadar gerçek olduğunu bütün dünyaya gösterdi. Bu milletin azizliğini bütün dünya gördü" şeklinde konuştu.
Altun, “Milletçe tüm dünyaya ilan ettiğimiz bu gerçeği, bu hakikati her yıl 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü'nde, yine bu gün vesilesiyle bir hafta boyunca çeşitli etkinliklerle öne çıkarıyoruz. Biz, Sayın Cumhurbaşkanımızın bize verdiği vazife çerçevesinde Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı olarak 15 Temmuz hakikatinin, gerçeğinin, milletin hafızasında olması gerektiği gibi yer etmesini, yeni nesillerin o günü en doğru şekliyle öğrenmesini ve hakikati çarpıtma girişimlerine karşı uluslararası alanda milletimizin zaferinin en iyi şekilde bilinmesini temin etmek üzere çalışıyoruz. Bu kapsamda bu yıl 'Milletin Zaferi' temasıyla yurt içinde ve yurt dışında birçok etkinliği hayata geçiriyoruz" diye konuştu.
11 bin 456 proje kaydı oluşturuldu
Altun, “Memnuniyetle ifade etmek isterim ki bu yıl 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü vesilesi ile proje takip sistemimize 11 bin 456 proje kaydı oluşturuldu. Bugün de bu etkinliklerden birinde sizlerle birlikteyiz. Dünyaca ünlü sanatçımız Sayın Fahir Atakoğlu'nun 15 Temmuz'a özel olarak hazırladığı '15 Temmuz Destanı' albümünün konserinde siz değerli katılımcılarla bir aradayız" ifadelerini kullandı.
İstiyorlar ki Türkiye zulme ses çıkarmasın
"Bugün ülkemiz Türkiye Cumhuriyeti'miz, dış politikasıyla, sanayisiyle, yatırımlarıyla, askeri gücüyle, kültür ve sanatıyla yükselen bir güçtür. Türkiye artık, kendi içine kapanan, kısır siyasi tartışmalarla vakit kaybeden, terör ve toplumsal kargaşalar üzerinden istikrarsızlaştırılabilen ve bir türlü kendini gerçekleştiremeyen bir ülke değil. Türkiye artık kendisini gerçekleştirebilen bir ülkedir. Türkiye'nin bu konuma gelmesinde Sayın Cumhurbaşkanımıza çok şey borçluyuz, kendisine buradan minnetlerimi ifade etmek istiyorum" ifadelerini kullanan Altun, "Elbette Türkiye'nin bu durumundan yükselmesinden rahatsız olan küresel odaklar var. Söz konusu odaklar, bu rahatsızlıkları sebebiyle, Türkiye'yi toplumsal istikrarsızlığa sürüklemek için ellerinden geleni yapıyorlar. Dezenformasyonla, yalan haberlerle, yabancı düşmanlığından hakikat dışı söylemlere kadar birçok yol ve yöntemi deniyorlar. İstiyorlar ki Türkiye geçmişte olduğu gibi kendi içine kapansın, kendi iç mücadelesiyle uğraşsın, kısır çekişmelerle mağlup olsun ve edilgen bir konumda kalsın. Küçülsün ve hatta bölünsün. İstiyorlar ki Gazze'de ne yazık ki 40 bine yakın masum insan acımasızca katledilirken, katillere karşı Türkiye sussun. Türkiye katledenlere karşı hakikati haykırmasın. İstiyorlar ki soykırımları, savaş suçlarını, katliamları görmezden gelen uluslararası sisteme Türkiye ses çıkarmasın. Fakat Türkiye, Cumhurbaşkanımızın liderliğine bu zulme adaletsizliğe ses çıkaracak, çıkarmaya devam edecek" dedi.
15 Temmuz'da nasıl karşı durduysak mücadele edeceğiz
Altun, “Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, küresel sistemin mevcut adaletsizliklerini de İsrail'in soykırım ve savaş suçlarını da her fırsatta dile getirmeye, bu zalim çarkın dönmesine engel olmaya çalışacağız. Nasıl ki 15 Temmuz 2016'da millet olarak küresel sömürü düzeninin maşası FETÖ'ye karşı durduysak, bugün de mazlumlar için küresel sistemin adaletsizliklerine karşı kararlılıkla mücadele edeceğiz" diye konuştu.
İkinci bir Kurtuluş Savaşı ortaya koyduk
İstanbul Valisi Gül ise, “15 Temmuz'un arifesindeyiz. Hem coşku yönü var, hem hüzün yönü var. Hüzünlüyüz, çünkü içimizden olan ve tankımızı, topumuzu, kaynaklarımızı ele geçiren hainler maalesef bir ihtilal girişiminde bulundu. Bunun neticesinde 252 vatan evladımız şehit düştü ve binlerce gazimiz oldu. Coşkuluyuz, Kurtuluş Savaşı gibi tıpkı. İkinci bir Kurtuluş Savaşı ortaya koyduk. Milli, demokratik bir halk hareketiyle bunu bastırdık. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde milletimizin ferasetiyle yediden yetmişe herkesin katkı koyarak sağladığı bu kazanımı, 15 Temmuz'un birlik ruhunu muhafaza etmemiz gerekiyor" dedi.
