Rusya Atom Enerjisi Kurumu'nun (Rosatom) "Yap-İşlet-Sahip Ol" modeliyle üstlendiği ve inşası devam eden Akkuyu Nükleer Güç Santrali inşaatı iş cinayetleri, zehirlenme vakaları, kötü çalışma koşullarıyla sıkça gündeme geliyor. Santralde son olarak da menenjit salgın iddialarıyla gündeme geldi. Menenjit salgınının baş gösterdiği ve 5 işçinin hayatını kaybettiği öne sürülmüştü.
Şirket menenjit iddiasını doğruladı
Rusya Atom Enerjisi Kurumu'nun (Rosatom) "Yap-İşlet-Sahip Ol" modeliyle üstlendiği ve inşası devam eden Akkuyu Nükleer Güç Santrali inşaatında işçiler arasında menenjit salgınının ortaya çıktığı ve beş işçinin yaşamını yitirdiği iddia edilmişti. Şirket menenjit iddiasını doğruladı. Şirketin yazılı açıklamasında şunlar kaydedildi:
“Söz konusu olaya ilişkin, 11 Ocak 2024 tarihinde, Akkuyu NGS inşaatında çalışan iki kişi menenjit şüphesiyle Mersin’de hastaneye kaldırılmıştır. Hastaneye kaldırılan kişiler ne yazık ki hayatlarını kaybetmiştir. Çalışanlardan birinin neisseria menenjiti teşhisi ile yaşamını yitirdiği saptanırken, diğer çalışanın vefatında menenjit şüphesi olsa da kan tetkiklerinde bakteriyel etken tespit edilememiştir. Konuya ilişkin olarak, Akkuyu Nükleer A.Ş.’nin iş güvenliği ve personel koruma uzmanlarının yanı sıra sağlık çalışanları da gerekli denetimleri gerçekleştirmektedir. Akkuyu NGS inşaat sahasında ve saha çalışanlarının konakladığı kamplarda ek sağlık personeli de görevlendirilmiştir”
“Salgın ciddi boyutlarda yayılma gösterdi”
Akkuyu Nükleer Güç Santralinde çalışma temposunun yüksekliği ve beslenme yetersizliği çalışma temposunun yüksekliği ve beslenme yetersizliği bağışıklık sisteminin zayıflamasına neden olmakla birlikte; hastalık sonucunda ölüm oranları yüzde 10-15 gibi rakamlara kadar çıkabilmektedir” ifadelerini kullanan CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, “İddialara göre; salgının oldukça ciddi boyutlarda yayılma gösterdiği ve şirket tarafından maske dağıtımı yapıldığı belirtilirken Silifke Devlet Hastanesi’nde de maske ve koruyucu gibi ekipmanların zorunlu hale getirildiği söylenmektedir. Erken tanının oldukça önemli olduğu bu tür salgınlarda, sağlık taramasının yapılması, izolasyon uygulanması, hatırlatma dozunun işçilere yapılması ve özellikle barınma alanlarında sıkı önlemler alınması gerekmektedir. 10 güne kadar geriye dönük araştırma ve dikkatli şekilde yapılacak kaynak taramasının hastalığın çıkış noktasını tespit etmek için önem arz ettiği belirtilmektedir. Şu ana kadar, iddialara ve konuya ilişkin Sağlık Bakanlığı kamuoyunu aydınlatıcı bir açıklama yapmamıştır” dedi.
Hatay Milletvekili Kara, Fahrettin Koca’nın cevaplaması istemiyle 8 adet soru sordu
Hatay Milletvekili Kara, Akkuyu Nükleer Santrali inşaatında başladığı iddia edilen menenjit salgınına dair Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın cevaplaması istemiyle soru önergesi verdi. Hatay Milletvekili, salgın iddialarına ilişkin olarak Fahrettin Koca’nın cevaplaması istemiyle 8 adet soru sordu:
*Mersin İl Sağlık Müdürlüğü ve diğer yetkili kurumlar Akkuyu Nükleer Santral inşaatında çalışan işçiler arasında herhangi bir menenjit vakasına rastlamış mıdır?
*Eğer menenjit salgınına dair vakalar tespit edildiyse, salgın hangi boyuttadır ve toplamda kaç vaka mevcuttur?
*Salgın başlangıcından 10 gün öncesine dair geriye dönük bir araştırma yapılmış mıdır?
*Silifke Devlet Hastanesinde vakalara ilişkin maske ve salgına karşı koruyucu ekipman desteği zorunluluğu getirilmiş midir?
*Salgına ilişkin olarak şirket ile iletişime geçilmiş ve önlem alınması için adımlar atılmış mıdır?
*Şirket içerisindeki iş sağlığı ve güvenliği uzmanları herhangi bir taramada bulunmuş ve Bakanlığın yetkili kurumlarını bilgilendirmiş midir?
*Şu ana kadar salgına bağlı kaç ölüm tespit edilmiştir?
*Salgının önlenmesi amacıyla hangi önlemlerin alınması planlanmaktadır?
CHP 28. Dönem Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, salgın iddialarına ilişkin olarak Fahrettin Koca’nın cevaplamasını istediği soru önergesine ilişkin Elips Haber’e açıklamalarda bulundu.
“İktidar AKkuyu’yu adeta dokunulmaz ilan ediyor”
Akkuyu Nükleer Santrali inşaatının Türkiye’nin egemenlik bölgesinde değil de Rusya’nın egemenlik bölgesinde gibi davranıldığını dikkat çeken Kara, “Bu yüzden de iktidar Akkuyu’yu adeta dokunulmaz ilan ediyor. Salgın başladığına dair birçok iddia ortaya atılırken Sağlık Bakanlığı başta olmak üzere ilgili hiçbir kurum işçilerimizin durumuna ilişkin açıklama yapmadı. Durumun basına yansıması üzerine Mersin Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Nasır Nesanır’dan bilgi alarak hemen yetkili kurumlara sormak adına bir soru önergesi verdik” dedi.
“Sağlık Bakanlığından gerekli cevapları ivedilikle bekliyoruz”
Sözü edilen hastalığın yoğun temas ile yayıldığını ve işçilerinde barınma koşullarının iyi durumda olmadığını söyleyen Kara sözlerini, şöyle sürdürdü;
“Yine yüksek çalışma temposu ve beslenme yetersizliği de bağışıklıklarının zayıflamasına neden oluyor. Bu şartlar altında; hastalığa yakalanılması ile birlikte ölüm oranlarının yüzde 10-15 gibi rakamlara çıkabiliyor. Bu tür salgınlarda erken tanının oldukça önemli olduğunu biliyoruz. Buna istinaden geriye dönük araştırma ve kaynak taraması yapılıp yapılmadığını merak ediyoruz. Soru önergemizde de belirttiğimiz üzere; kaç işçimizin salgına maruz kaldığını ve şirket içerisindeki iş sağlığı ve güvenliği uzmanlarının bir raporlamada bulunup bulunmadığını öğrenmek istiyoruz. Bu soruların cevaplarını alana kadar da sorgulamaya devam edeceğiz. Sınırlarımız içerisinde yer alan bir inşaatın dokunulmazlığını kabul etmiyoruz, bizim işçilerimizin canı kıymetsiz değil. Sağlık Bakanlığından gerekli cevapları ivedilikle bekliyoruz”