TBMM Adalet Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Cüneyt Yüksel, TBMM'de basın toplantısı düzenledi. Yüksel, İsrail'in Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne (UCM) yönelik casusluk ve müdahale faaliyetlerinde bulunabileceği uyarısında bulunarak, mahkemeye ev sahipliği yapan Hollanda hükümetinin adım atması gerektiğini belirtti. Yüksel, "İsrail'in, UCM'ye yönelik casusluk, bilgisayar korsanlığı ve sindirme gibi yöntemlerle karşı koyduğu yönünde birçok kaynaktan gelen doğrulanmış bilgiler de var. Malumunuz, İsrail en son Lübnan'da iletişim cihazlarının siber operasyonlar marifetiyle giren patlayıcıya dönüştürülmesine yönelik casusluk ve siber elektronik saldırılar ile gündeme gelmişti. Bu husus dijital teknolojilerin, İsrail gibi terör devletleri tarafından istismar edilebilecek birer güvenlik açığına dönüştüğünü de ortaya açıkça koymaktadır. Bu nedenle geçtiğimiz haftalarda çoğunluğu Filistinli 20 kişilik bir grup, İsrail'in UCM soruşturmasını engellemeye çalıştığı iddiaların üzerine şikayette bulunmuştur. İsrail'in son 9 yılda mahkemenin başsavcılığını sindirme ve etkileme çabalarını ortaya koyan bu suç duyurusunun, adaletin sağlanması adına Hollanda savcılığına yapılmış önemli bir çağrı olduğunu düşünüyoruz. İsrail'in UCM'ye karşı gerçekleştirdiği bu casusluk faaliyetleri, Hollanda ceza kanunlarına ve UCM'yi kuran Roma statüsünün 70'inci maddesine aykırılık teşkil etmektedir" ifadelerini kullandı.

Dışişleri Bakanlığı, KKTC'nin kuruluşunun yıl dönümünü kutladı Dışişleri Bakanlığı, KKTC'nin kuruluşunun yıl dönümünü kutladı

'BM Genel Kurulu kuvvet kullanabilir

Yüksel, İsrail'in Lübnan'da görev yapan Birleşmiş Milletler (BM) Barış Gücü'ne yönelik saldırısına değinerek, "Şayet, BM Güvenlik Konseyi gerekli iradeyi göstermezse, Genel Kurul'un aynen 1950 tarihli, 'Barış için birlik' kararında olduğu gibi kuvvet kullanma tavsiyesinde bulunma yetkisi süratle devreye alınmalıdır. 1950 yılında Kore'ye yapılan müdahalede ABD, Güvenlik Konseyi'nden Sovyetler Birliği'nden dolayı karar çıkartamadığından dolayı Türkiye de dahil olmak üzere 7 ülke Genel Kurul'a bildiri sunmuştu. Bu kararın önemi, Genel Kurul tarafından, kuvvet kullanma tavsiyesinde bulunması ve o kararla birlikte ABD, Kore'ye müdahalede bulunmuştur. Yani Güvenlik Konseyi, uluslararası barış ve güvenliği sağlayamadığı durumlarda, kuvvet kullanma tekeline sahip olan Güvenlik Konseyi bu görevini yapamadığında, Genel Kurul tarafından alınacak bir kararla kuvvet kullanılabilir" diye konuştu.

Son dönemde yaşanan toplumsal olaylarla ilgili önlem alınması gerektiğini vurgulayan Yüksel, "İnternet ve sosyal medya bu konularda maalesef toplumu olumsuz etkileyebiliyor. Bir yandan teknolojik gelişmeler, internet ve sosyal medya gibi araçlar, toplumun gelişmesi için önemli olduğu gibi kötüye de kullanabiliyor. Tüm bunları dikkate alarak, bu gelişmeler ışığında çalışmalar yapmamız gerekiyor. Başta toplumdaki cezasızlık algısının önlenmesine ilişkin bir çalışması yapılıyor. Cumhurbaşkanlığımız, Adalet Bakanlığımız ve Meclis'te çalışmalar devam ediyor. Cezasızlık algısı, aslında belli bir oran suçun altında olanlar için. Denetimli serbestlik gibi mekanizmalardan dolayı belli suçları işleyenler, belli oranların altındaki genelde bunlar 2 senenin altında olanlar için geçerli. Herhangi bir ceza alınmayacak gibi bir algı var. Aslında bunlar ceza alsa bile cezaevine girip çıktığı için toplumdaki bu cezasızlık algısının ortadan kaldırılması gerekiyor. Dolasıyla burada ceza alanların nispi oranda veya buna benzer şekilde, belli bir oranda cezasını çektikten sonra denetimli serbestliğe girmesi için çalışılıyor. Önümüzdeki günlerde Yargı Paketi olarak gelecek ama bundan evvel Yargı Strateji Belgesi'nde yer alacak" açıklamasında bulundu.

Kaynak: DHA