AK Parti 23. Kuruluş Yıldönümü Programı öncesi CNN TÜRK'e konuşan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, sokak röportajlarıyla ilgili dikkat çeken açıklamalarda bulundu.

Erdoğan, TFF Başkanı Hacıosmanoğlu ve yönetim kurulu üyelerini kabul etti Erdoğan, TFF Başkanı Hacıosmanoğlu ve yönetim kurulu üyelerini kabul etti

Sosyal medyada ya ada sokak röportajlarında konuşmanın düşünce özgürlüğü açısından önemli olduğunu belirten Tunç, bu konuşmaların başkalarının hak ve özgürlüğünü ihlal edecek şekildeyse ceza kanunlarında yaptırım olduğunu söyledi. Tunç, "Instagram'ın kapatılmasıyla ilgili olarak bunun sebebi var. Katalog suçlarla ilgili görüşmeler gerçekleşti, bu sorun aşıldı ve Instagram açıldı. Bizim çocuklarımız çok önemli. Roblox'un kapatılmasıyla ilgili bazı siyasetçilerin şikayetleri oldu. Burada çocuklarımızı mı düşüneceğiz şirketi mi düşüneceğiz. Devlet bu konuda tedbirleri alır. Sosyal medyada suç işleyecek önlemlerin de alınması gerekir" ifadelerini kullandı.

"Halkı kin ve düşmanlığa sevk edecek şekilde konuşursanız yargı devreye girer"

Sokak röportajlarına yasaklama diye bir şey olmadığını kaydeden Tunç, "Basın yoluyla hakaret de suçtur, yüz yüze yaptığınız hakaret de suçtur. Düşünce özgürlüğünün kapsamını biz geçen senelerde yaptığımız değişikliklerle genişlettik. Eleştiri açıklamalarının suç olmayacağı düzenlemeleri hayata geçirdik. Ama bu özgürlüğün bir sınırı vardır. Ama siz halkı kin ve düşmanlığa sevk edecek şekilde konuşursanız tabii yargı devreye girer. Bunun suç olup olmamasını değerlendirecek olan yargı makamlarıdır" sözlerini kullandı.

TBMM'de Can Atalay toplantısı

Gezi tutuklusu Can Atalay'a ilişkin konuşan Tunç, şunları söyledi:

"Ana muhalefet partisinin genel görüşme önergesi oldu. Meclis'te toplantı yeterli sayısı bulunabilirse görüşme gerçekleştirilir. Bu Gezi Davası'yla gerçekleşen bir husus. Gezi Davası içerisinde milletvekili seçilen kişiyle ilgili dokunulmazlık AYM ve Yargıtay arasında bir görüş ayrılığı oldu. Yargıtay Anayasa'nın 14. maddesinin açık olduğunu bunun da dokunulmazlık içerisinde sayılamayacağını söyleyerek bir karar aldı. Burada Yargıtay ile AYM arasında görüş farkı ortaya çıktı. Anayasamızın maddelerinin bireysel başvuru hakkının 2 yüksek mahkememiz arasında bir fark söz konusu.

Kesin hüküm kalkmış değil. Yargıtay'ın vermiş olduğu bir karar söz konusu. AYM burada Meclis'in bir işlevi söz konusu olmadığı gerekçesiyle bir karar verdi. Burada Meclis'in yapabileceği herhangi bir işlem söz konusu değil. Cuma günü görüşmede partiler görüşlerini ifade edecektir."

Kaynak: Haber merkezi