Ekranların sevilen yüzü Müge Anlı, ATV’de hafta içi her gün saat 10’da başlayan Müge Anlı ile Tatlı Sert programı ile izleyici karşısına çıkıyor. Esrarengiz olayların yer aldığı programda cinayetler aydınlatılıyor, kayıplar bulunuyor. Avukat Rahmi Özkan ve Doktor Şevki Sözen’in katkılarıyla birbirinden ilginç olaylar aydınlatılıyor. Müge Anlı’da 6 Eylül Cuma günü neler yaşandı? İşte yanıtı…

5 Eylül Müge Anlı: Mehmet Yörük cinayetinde yeni gelişme, Sebile Yörük ve Mustafa Samagan'ın fotoğrafları ortaya çıktı 5 Eylül Müge Anlı: Mehmet Yörük cinayetinde yeni gelişme, Sebile Yörük ve Mustafa Samagan'ın fotoğrafları ortaya çıktı

2 şüpheli adliyeye sevk edildi

Sebile Yörük, eşi Mehmet Yörük'ün cinayetini itiraf ederek, kocasının ölümünden üfürükçü Mustafa Samagan'ı suçlamıştı. Sebile Yörük ve Mustafa Samagan adliyeye sevk edildi.

Mustafa Samagan'ın eşi Rasime Samagan'ın da cinayete kurban gittiğinden şüphelenilmişti. Mustafa Samagan'ın oğlu Bünyamin, Müge Anlı'nın canlı yayınına katıldı.

Bünyamin Samagan-1

Müge Anlı, Mustafa Samagan'ın eşi Rasime Samagan ile birlikte "Aşkım birtanem" notuyla paylaştığı gönderisini ekrana yansıttı.

Rasime Samagan

Rasime Samagan Kimdir

Berdan Mardini: Çocukların sünnet derilerine talibim Berdan Mardini: Çocukların sünnet derilerine talibim

Bünyamin Samagan yaşanan ve konuşulan olaylar karşısında gözyaşlarını tutamadı. 

Yayına bağlanan bir kadın, "Rasime teyzem genel olarak iyiydi. Ancak doktor, 'Bu kadına azdırıcı ilaç veriliyor olabilir' demiş. Bu ilaçlar kalbi tetikliyormuş" diye konuştu. Bünyamin, "Annem, Sebile'nin evinden her döndüğünde fenalaşırdı" dedi.

Rasime Samagan nasıl öldü?

Mustafa Samagan, rahatsızlanan eşini neden 7 saat sonra hastaneye götürdü, neden ormanlık alanda bekletti?

Üfürükçü Mustafa'nın bacanağı Osman Keleş yayına bağlanarak, "Bu ilaçlar Rasimeye gram gram verilerek yapıldı. Bunların cinsel gücü artıran hapla ilgisi yok. Ben Bünyamin'e söyledim. 'Annen her Sebile'ye gittiğinde kusuyor. Neden annen kusuyor da baban kusmuyor?' diye sordum. Rasime kendi de ölmeden önce, 'Mustafa'nın bir oynaşı (Sebile) var' diyordu. Ama Rasime'nin elinden bir şey gelmiyordu. Sebile ile kocasının birlikte olduğunu bile bile gidiyordu. Sesini çıkaramıyordu. Farklı marka sular geliyordu. Bünyamin çoğu şeyi biliyor ama hapse girerim korkusuyla konuşmuyorlar" dedi. 

Osman Keleş-1

Tarım ilacı ile mi zehirlendiler?

Bir kadın yayına bağlanarak, "Kocam bir çiftlikte çalışıyordu. Kocam çiftliğe gittiği dönem bir tarım ilacı kaybolmuştu. Onlar tarım ilacı ile zehirlenmiş olabilir. Eşim daha güzel anlatırdı ama eşim Bünyamin yüzünden telefonu kırdı. 1 yıldır kullanmıyor. Mustafa arada bir bu çiftliğe gidip gelirmiş. Mustafa'nın tarım ilacı çaldığını eşim görmüş. Eşim bunların içlerini, dışları ne olduğunu bilir. Bünyamin, 'Görmedim' diye yalan söylemesin. Size ilacın ismini attım. Eşim çaldığını görmüş. Eşimin patronunu vereyim size. O şekilde eşime ulaşabilirsiniz" dedi. 

Müge Anlı, adı verilen ilacın yan etkilerini , "Solunduğu zaman çok zehirli. Ağız yoluyla alınırsa zaman içerisinde etki edermiş. Mide rahatsızlıkları, kusma, ishal, yorgunluk, solunum rahatsızlıkları yapıyormuş. İlaç karaciğerde birikip zaman içerisinde öldürürmüş" sözleriyle açıkladı.

Bünyamin, "Ben artık babamın arkasında değilim. O ilacı duyunca çok şaşırdım. Ben fotoğrafları görünce babamdan şüphelendim ama konduramadım. Ben babam suçsuz demiyorum. Babam suçlu. Herkes bildiğini anlatsın" diye konuştu. 

Bünyamin'in dayısı Kazım Kara yayına bağlanarak, "Rasime'nin öldüğü günün sabahı bizim evdeydi. 7.30'da Mustafa Samagan ve Rasime bizim eve geldiler. Birlikte öğle yemeği yedik. Oturup sohbet ettik. Mustafa yokken Rasime, 'Ne yaparlarsa Mustafa ile Sebile birlikte üfürükçülük yapıyorlar' dedi. Bacımda hiçbir şey yoktu. Saat 3'te büyük oğlu Mehmet Samagan ve eşi de buradaydı. Onlar beni yoklamaya geldiler. Mustafa, Rasime'yi alıp gitti. Mehmet ve eşi kaldı. Gece saat 1'de bacımın ölüm haberi geldi. Bacım sağlamdı. Hiçbir şeyi yoktu. Ne içirdi ne yaptıysa onlar yaptı. Bizden sonra Sebile'ye mi gittiler bilmiyorum" dedi.

Sebile'nin oğlu Abdullah, "Annem de bu işleri yapıyordu. Ben biliyordumm. Annem, 'Ben Mustafa'dan el aldım' diyordu. Artık o da üfürükçü olmuştu. Babam da biliyordu. Mustafa, babamın yanında anneme, 'Bu da hoca oldu' diyordu" dedi.

Görgü tanığı Ali Bey, "Mustafa enişte her gün benim çalıştığım çiftlikteydi. Bünyamin de biliyor. Baktığım çiftliğin deposunu temizledim. Eskiden pamuklara atılan çok etkili, yasaklı bir ilaç. Piyasada satılmıyor. Sadece ziraatçılarda satılan bir ilaç. Bu ilaç yasaklandı. Depoda 1 litre vardı. Mustafa enişte bunu aldı. 'Bu bana lazım. Ben bunu patlıcana kurt geliyor onun için kullanacağım' dedi. Bu dinlemedi. İlacı aldı. Bu zaman zaman ilacı kullandığı belli. İlacı alalı 2 yıl oldu. Satın alacağı yer yok. Bu kanunen de yasak bir ilaç. İnsan ve hayvan ölümüne yol açan bir ilaç olduğu için bu ilaç devlet tarafından yasaklandı" açıklamasında konuştu.

Bünyamin: Annemin mezarı da açılsın

Annesinin mezarı için de fethi kabir işlemi yapılmasını talep eden Bünyamin yetkililere seslenerek, "Annemin mezarı açılsın. Bakılsın. Ölümü araştırılsın. Ali allah senden razı olsun. Ben annemin mezarının açılması için elimden geleni yapacağım. Suç duyurusunda bulunacağım. İki taraflı kaybımız var. Adalet yerini bulsun. Bu konuyla ilgili dilekçe vereceğim. Bu şüphe olmaktan çıktı. Ben buraya tek başıma geldim. Biz zehirlendiğini bilmiyorduk. Buraya çıkınca her şey ortaya çıktı. Kim yaptıysa allah bin belasını versin. Annemin ne suçu günahı var. Anlaşamıyorsan boşa ben anneme bakardım. Neden bu dereceye geldi. Ben burdan yaşlılara sesleniyorum. Herkes dengini alsın. Kendinden küçük insanla birlikte olmasın. 40'ından sonra kimse azmasın. Ben annemin vefatıyla acının ne demek olduğunu anladım. Yıkıldım. Psikolojik olarak dengem bozuldu. Kendimi öldürmeyi bile düşündüm. Ben derdimi pek kimseye anlatabilen biri değilim. Fotoğrafları görünce babamla kavga ettik ama ilerisi olmadı. Çünkü benim ardımda 4 çocuğum var" dedi.

Müge Anlı, Mustafa ve Sebile'nin ekrana yansıtılan fotoğrafların çok ötesinde görüntüler olduğunu; evde bulunan 10 yaşındaki çocuğa tehdit ve şiddet yoluyla fotoğrafların çektirildiğini söyledi.

İmamsız imam nikahı kıymışlar

Müge Anlı, "Sebile ve Mustafa imam nikahını kıymışlar ama imamsız nikah kıymışlar. İkisi birbirini karı-koca olarak kabul etmişler. Kendi aralarında nikah kıymışlar. Nikahın bilinirliliği önemlidir. Resmi nikah diye üstüne basa basa söylüyorum" sözleriyle resmi nikahın önemine vurgu yaptı.

Gelin Nazlı, "Mustafa fotoğrafları yanlış çektiği için çocuğu dövüyormuş" dedi. Nazlı kendi yaşadığı sıkıntıları gözyaşları içinde anlatarak, "Benim ailem arkamda durmadı. Kaçarak evlendiğim için beni dışladılar. Sonra pişman oldum. Aileme her şeyi anlattım. Ama ailem beni kabul etmedi. Durumum yoktu. Sıkıntılarım vardı. Çocuklarımı bırakmak zorunda kaldım. Ahmet ve Zeynep'i çok seviyorum. Çocuklarımı yanıma almak istiyorum. Çocuklarımı bana karşı doldurmuşlar. Çocuklar bana telefonfa küfrediyor" açıklamasında bulundu.

Sebile Hanım'ın komşusu Hediye Hanım yayına bağlandı. Hediye, "Ben Sebile'nin alt komşusuyum. Bu Sebile, 'Eşim öldükten sonra Mustafa ile görüşmedim' diyor ama yalan. Mustafa ile gülüşüp sohbet ediyorlardı. Ben seslerini duyuyordum. Mehmet'in ölümünden Mustafa balkona atlet ve boxer ile çıkıyordu. Biz apartman olarak görüyorduk ve şaşkındık. Biz Sebile Abla'ya sorunca 'Eşim koronadan vefat etti' dedi. Mustafa için 'Kocam' diyerek apartman grubuna ekledi. Bina dışındaki herkese Mustafa'yı akrabası olarak tanıtıyordu. Mustafa, rahmetli Mehmet Abi'nin arabasını kullanıyordu" dedi.

Abdullah babası öldüğü gün evde miydi?

Abdullah, "Ben yokken gelmiş herhalde. Ben hiç görmedim. Öyle bir şey yok. Annem bana 'Mustafa ile evlendik' dedi. 'Ben böyle bir şey olmaz' dedim. Ben yurtta annemle telefonla konuştum. Annem 'Bu adam beni tehdit ediyordu. Ben evden kovdum' dedi. Ben sadece annemin dediklerini anlatıyorum. Babam hastaneye kaldırıldığı günün ertesi sabahı eve geldim. Yoğun bakımdayken 5 dakika görmeye geldim. Yoğun bakımda bizi eve gönderdiler. Babamın hastalandığı gün evde yoktum. Adana ile Osmaniye arası 1,5 saat. Ben indim. Beni dayım aldı. Birlikte eve gittik" diye konuştu.

Bünyamin, "Bize de gelip gidiyordu. Bu herkesçe biliniyordu" dedi.

Gelin Nazlı-2

Kaynak: Haber Merkezi