Ekranların sevilen yüzü Müge Anlı, ATV’de hafta içi her gün saat 10’da başlayan Müge Anlı ile Tatlı Sert programı ile izleyici karşısına çıkıyor. Esrarengiz olayların yer aldığı programda cinayetler aydınlatılıyor, kayıplar bulunuyor. Avukat Rahmi Özkan ve Doktor Şevki Sözen’in katkılarıyla birbirinden ilginç olaylar aydınlatılıyor. Müge Anlı’da 24 Eylül Salı günü neler yaşandı? İşte yanıtı…
23 Eylül Müge Anlı: Hatice Musaoğlu cinayetinde sıcak gelişme, Mertcan eşi ve çocuğuna kavuşacak mı?
5 çocuk babası Cengiz Karademir öldürüldü mü?
Babaları Cengiz Karademir'in ölümünden anneleri Emine ve annelerinin sevgilisi Şeyhmus Aslantaş'ı suçlayan kardeşler... "Babamız Cengiz Karademir'in kanı yerde kalmasın" diyen Zeynep, Muhammet, Melike ve Aziz kardeşler, babalarının şüpheli ölümünün araştırılması için Müge Anlı stüdyolarına geldi.
Babalarının kayıtlara kalp krizi olarak geçen ölümlerini şüpheli bulduklarını açıklayan kardeşler, 5. kardeşleri Naime'nin annesiyle yaşadığı tatsızlık sonucu babalarının annesi Emine ve sevgilisi Şeyhmus tarafından yastıkla boğularak öldürüldüğünü itiraf ettiğini anlattı.
Görgü şahidi kızdan çarpıcı açıklamalar
Her şeyi itiraf eden Naime Karademir, "Annem ve babam ayrıydı. Biz 3 kardeş babamla yaşıyorduk. Annem bizi çok dövüyordu. Sürekli şiddet uyguluyordu. Sonra annem Şeyhmusla birlikte anneannemlere yani Antep'e yerleştirler. Kardeşimi Kur'an kursuna verdiler. Biz 2 kardeş kaldık. O sürede babam kardeşimi hep dövüyordu. Annem ve babam boşanmıştı ama aralarındaki çekişme devam ediyordu. Babam boşanınca anneme evden pay vermedi. Babam bize annemin sevgilisinden dolayı kinlenmişti. Biz Alper'le evliliği bilmiyorduk. Babam da bilmiyordu. Bana da 'Siz Şeyhmus'un çocuklarısınız' diye hakaret ediyordu. Biz annemizle yaşamak istiyorduk. Babam görüşmemize izin vermiyordu. Biz gizli gizli annemi arıyorduk. Biz tatillerde annemin yanına gittik. Orada annem ve Şeyhmus oturuyorlardı. Annem bana 'evin anahtarını bize vermen lazım' dedi. Babam iş yerinden 30 bin lira tazminat almıştı. Onu çalacaklarını söylediler. Ben kabul etmedim. Sonra aralarında konuştular. Öldüreceğiz' dediler. Şeyhmus, 'Anahtar olsa yeter' dediler. Samet'i çağırdılar. 'Baban ölsün istiyor musun? Artık hep birlikte yaşayacağız' dediler. Samet onların böyle bir şey yapacağını bilmeden 'ölsün' dedi. Ben kabul ettim. Uyku ilacı verdiler. Babana toz halinde ver yemeğine, içeceğine karıştır' dediler. Ben karıştırıp verdim. Mantının yoğurduna karıştırdım. Babam onu yedi. Uyuyakaldı. Şeyhmus eve girdi. İyice uyumasını bekledi. Sonra ben uyuyakaldım. Şeyhmus beni uyandırdı. 'Ben yastıkla boğacağım. Sen de çırpınmasın diye bacaklarına otur' dedi. Ben korktum ağladım. O da çıkıp gitti. Babam tam dalmamıştı. Uyku ile uyanıklık arasındaydı. Ben ağladığım için sinirlendi Şeyhmus çıkıp gitti. 3 gün sonra 'Tekrar deneyeceğiz. Bu kez sen olma. Sorun çıkarıyorsun' dediler. Aynı haptan bir tane daha verdiler. Bu kez çayına karıştırdım. Ben zaten o gün teravihe gidecektim. Ramazan ayıydı. Babam yine uyudu. Kapıyı açtım. Şeyhmus 'Geldim. Sen çıkıyor musun?' dedi. Ben kapıyı açtım. Çıktım. Direkt Şeyhmus girdi. 'Beni görür görmez boğuştuk. Baban balkona kaçtı. Ben onu içeri çektim' dedi. Şeyhmus'ta eldiven, şapka, gözlük vardı. Karşı komşumuz 'imdat' diye babamın sesini duymuş ama sonra ifadesini geri çekmiş. Şeyhmus emin olmak için evdeki üçlü prizle boğduğunu söyledi. Şeyhmus'un yüzünde yara izleri vardı. Sabaha karşı eve gittim. Babam kapıyı açmadı. Annem 'taksiye bin gel' dedi. Melike ablamı o dönem çağırdı. Hep 'Boşver düşünme' dedi. Eşyalarımı alma bahanesiyle eve gittim. Cinayet günü 1 gece babamla evde kaldım. Akşamına Şeyhmus geldi. Şeymus'un yüzünde çizik ve yara vardı. Gözlüğünün camı patladığı için yüzünü kesmiş" dedi.
"Babamı annem ve sevgilisi öldürdü"
Naime sözlerini şöyle sürdürdü:
"Annem 'Telefonda bu konuyu konuşma. Bir daha bu konuyu açma. Baban öldü. Sadece Şeyhmus değil ikimiz de yanarız' dedi. Babam 3 gün evde kaldı. Babannem 3 gün sonra babama ulaşmaya çalışmak isteyince ortaya çıktı. Herkes yerdeki kanları gördü. O esnada bardak kırılmış. Balkonun dışındaki saksıların hepsi devrilmişti" dedi.
"Yerlerde kan izleri vardı"
Diğer kardeşler, "Evde bir boğuşma izi vardı. Yerlerde kan izleri vardı. Evin her yerinde kan vardı. Çok kişi gördü" açıklamasında bulundu.
Müge Anlı, "Olay yeri oraya gittiğinde kan izi gördüğüne dair açıklaması yok. Ayrıca kapı içeriden kilitli olarak bulunmuş. Bu kadar kişi kan gördüğünü söylüyorsa neden kayıtlara doğal ölüm olarak geçti? Kan olsa olay yeri cinayet soruşturması başlatırdı" dedi.
Melike'nin eski eşi Akif yayına bağlanarak, "O gün ceset bulunduktan sonra eve girdim. Yerde kan vardı. Boğuşma izleri vardı. Bu kesinlikle normal bir ölüm değildi. Biz cesedi görmedik ama cesedin yeri tebeşirle çizilmişti. Kapıda kan vardı. Duvarlarda kan vardı. Boğuşma olmuştu orada. Bize o esnada kalp krizi denilince biz de şaşırdık. Kalp krizi geçiren bir insanın nasıl bu kadar kanaması olur anlamadık. Özellikle balkonda da kan vardı" dedi.
Naime'nin arkadaşı İsminur, "Biz eve 3 gün sonra girdik. Naime 'Biz evi temizleyeceğiz. Kimse yok' dedi. Yardım istedi. Akif abi, Melike abla, yeni doğmuş bebek ve Naime vardı. Kapı kırılmıştı. Girilmez yazısı üstündeydi. 'Beyaz eşyalar dışında bütün eşyalar atılacak' dediler. Biz içeriyi temizleyemeye girdik. Kapı açıldıktan beri içeride çok kötü koku vardı. İçeride kusma vardı. Kan izleri vardı. Naime'nin dediği gibi orada televizyonun önünde cam kırıkları vardı. Halı kandan ağırlaşmıştı. Zor kaldırdık. Evde yoğun kan kokusu vardı. Üstümüze sindi sandık. Üstümüzü değiştirdik." açıklamasında bulundu.
"Konuşmaktan korkuyordum"
Naime, "Babam ölünce annemle birlikte yaşamaya başladım. Babam 3 gün kalıp şiştiği için otopside bir şey çıkmadığını söylediler. Ben konuşmaktan korkuyordum. Kimseye bunu anlatmadım. Erkek arkadaşıma da ablamlara anlatmadan 3 gün önce anlattım. Ben orada hep Şeyhmus'u gördüğüm için onlarla yaşamak istemedim. Yatılı lisede kaldım. Kendileri yaşamaya başladılar. Annem bize sürekli 'Şeyhmus'un çatısı altındasınız. Saygılı davranın' diyordu. Ben kardeşlerimden korktuğum için kimseye söyleyemedim" dedi.
"Ben tüm bu iddiaları reddediyorum. Beni karıştırın ama bu olaylara Şeyhmus'a karıştırmayın. Ben konuşmayı istemiyorum" diyen Emine Hanım röportajı terk etti. Müge Anlı'nın ekibi Emine Hanım'ı ikna etmeye çalıştı.
Naime, "Biz yeniden Şeyhmus'la birlikte yaşamaya başladık. Sonra tartışma çıktı. Ben kavga anında 'Şeyhmus artık elini kolunu sallayarak gezemeyecek' dedim. Kardeşlerim olayı anladı. Ben ablamın nişanından sonra her şeyi anlatacaktım. Sevgilim Ogi'ye anlattım. Onunla ayrıldık. Hakkında yakalama kararı vardı. Arabasını satıp yurt dışına kaçacaktı. Göçmen kaçakçılığı yapıyor. 20 dosyası vardı" dedi.
Müge Anlı programına katılan Naime Karademir'den cinayet itirafı pic.twitter.com/zb3dw0jhJW
— Elips Haber (@elipshaber) September 24, 2024
Daisy bulundu mu?
Elif Kelle, 10 Eylül'de İstanbul Bağcılar'dan kaybolan can dostu Daisy'i arıyor. Daisy'i bulan kişiye para ödülü vereceğini açıklayan Elif Hanım, "Daisy kaybolmuyor. Sitenin güvenlik görevlisi elinde bir sopayla onu kovalıyor. Bizim ev bahçeli. Bahçeden kaçıyor. Aslında o kaçmak istemiyor. Gece gündüz her yerde onu arıyoruz. Daisy dişi ve 7 yaşında. Bir sürü ihbar geliyor ama hiçbiri o değil. 2 küçük çocuğum var. Onlardan hiçbir farkı yok benim için. Çok mutsuzum. 15 kilo. Daha fazlasını da veririz. Altımdaki arabayı da veririm. Yeterki ortaya çıksın" dedi.
Ufuk İçingir babası Ekrem Erdoğan'ı arıyor
Ufuk İçingir'in içini yakan baba hasreti... Ufuk İçingir, hiç tanımadığı babası Ekrem Erdoğan'ı aramak için annesi ile birlikte Müge Anlı'ya geldi. Bir gün olsun evlatlık olduğunu hissetmeyen Ufuk İçingir kendisine sosyal medya üzerinden gelen telefon sonucu 11 yıl önce gerçeği öğrenmiş. Ünzile Hanım, "Ben lunaparkta çalışıyorum. Ankara Gençlik Parkı'nda çalışıyordum. İşim tehlikeliydi. Biz babasıyla lunaparkta tanıştık. 'Akşam Ulus'ta buluşalım' yazılı not avucuna sıkıştırdım. O da geldi. 2 yıl birlikteliğimiz oldu. Eskişehir'de arkadaşımın yanında doğum yaptım. Çocuk doğunca babası beni terk etti. Çocuğu kabullenmedi. Beni almadı. Ben de ne yapayım? Çocuğa bir süre baktım. Sonra evlatlık vermek zorunda kaldım. Elazığ Anafartalar Caddesi Numune Hastanesi'nin arkasındaki bir evde yaşadığını biliyoruz" dedi.
Babasına seslenen Ufuk, "Kardeşlerim var mı? Merak ediyorum. Annem babama benzediğimi söylüyor. Babamı merak ediyorum. Gelsin. Onu görmek istiyorum" dedi.
