Ekranların sevilen yüzü Müge Anlı, ATV’de hafta içi her gün saat 10’da başlayan Müge Anlı ile Tatlı Sert programı ile izleyici karşısına çıkıyor. Esrarengiz olayların yer aldığı programda cinayetler aydınlatılıyor, kayıplar bulunuyor. Avukat Rahmi Özkan ve Doktor Şevki Sözen’in katkılarıyla birbirinden ilginç olaylar aydınlatılıyor. Müge Anlı’da 17 Nisan Çarşamba günü neler yaşandı? İşte yanıtı…
Metin Akpınar'ın kızı Duygu Nebioğlu, annesi Suphiye Orancı'yı arıyor
Metin Akpınar'ın evlilik dışı ilişkisinden ortaya çıkan kızı Duygu Nebioğlu, annesini bulmak için Müge Anlı'dan yardım istemişti. Anlı, "Herkese kapımız açık" demişti. Duygu Nebioğlu bugün Müge Anlı stüdyolarına geldi. Heyecandan konuşmakta zorlanan Duygu Nebioğlu, Metin Akpınar'ın biyolojik kızı olduğu ortaya çıkmıştı.
35 yaşındaki Duygu Nebioğlu, annesinin kendisine yeni yaş hediyesi vermesini istediğini söyledi. Annelerinin Almanya'da olduğunu öğrendiğini söyleyen Duygu Nebioğlu, "Çok uzun süredir bu konuların araştırmasını yapıyorum. Annemi bulmak için çok uzun uğraşlar gösterdim. O dönem reşit olmadığım için pek imkanım olmadı" dedi.
Olayı en başından anlatan Duygu, "Gözlerimi Nebioğlu ailesinde açtım. Dünyayı onlar sayesinde tanıdım. Evlatlık olduğumu unutmuştum. 10 yaşındayken ikiz kardeşimle birlikte bize evlatlık olduğumuz söylendi. Biz hep fotoğraflara bakıyorduk. Neden bebeklik fotoğraflarımızın olmadığını soruyorduk ama bize unutturmuşlardı. Doktorlar anlatmalarını söylemiş. Ailemiz de bize konuyu anlattı. Ben bu durumu kabullenemedik. Biz tek yumurta ikiziyiz. Pek benzemiyoruz. Sarılarak doğan ikizleriz" diye konuştu.
O dönem "Vicdansız anne 4 çocuğu yoksul bir aileye bırakıp kaçtı" başlıklı haberler çıktığını belirten Duygu, annesinin Almanya'da yaşadığını ve cezaevine girdiğini öğrendiğini açıkladı. Anne Suphiye Orancı'nın çıkan haberler karşılığında bir gazeteciye durumu bir mektupla açıkladığı ve mektupta yıllar önce çocukların babasının Metin Akpınar olduğunu açıkladığı öğrenildi. Suphiye Orancı'nın mektubunda, "Ben çocuklarımı bırakmadım. Başıma bir takım talihsizlikler geldi. Onlara ben bakacağım" yazdığı öğrenildi.
Duygu Nebioğlu, biyolojik babasıyla konuştuğunda tek gecelik bir ilişki sonucu dünyaya geldiklerini söylediğini açıkladı. Ancak Duygu, tek gecelik bir ilişki olduğunu düşünmediğini, bu durumda annesinin kötü durumda görülmesinin istenmediğini belirtti. Dürüstlükten yana olduğunu açıklayan Duygu, 14 yıldır annesinin sesini duymadığını ancak hayatta olduğunu bildiğini söyledi.
Duygu, "Benim asıl derdim annemdi. Aslında annemi aramak istiyordum. Babamın Metin Akpınar olduğunu çok sonra dayımdan öğrendim. Öğrendikten sonra benim için travmalar başladı. Anneannem ünlü olması için annemi hep ajanslara götürüyormuş. İbrahim Tatlıses'in filmlerinde oynamış. Annem ile babamın tanışması teknede değil. Tanışma hikayelerini annem farklı, babam farklı anlattı. Annem 'Baban benim 2 çocuğum olduğunu biliyordu. Biz bir aşk yaşadık ama bu aşk kısa sürdü' dedi. Babamın tek gecelik ilişki açıklamasını kabul etmiyorum. Madem evliydi yapmasaydı. Yapmışsa bile eşine doğruyu söyleyecekti. Eşinin mağduriyeti var ama kimse bizim kadar mağdur değil" ifadelerini kullandı.
"Annem, babamın kim olduğunu sorduğum halde söylememişti"
Duygu, "Ben anneme ilk 2007 yılında ulaştım. Ben 2010 yılında babamın Metin Akpınar olduğunu öğrendim. Annemle görüşüyordum ama babamın kim olduğunu sorduğum halde söylememişti. Bir gün babamın adının Metin olduğunu söyledi. Ben de içgüdüsel olarak 'Akpınar mı?' diye sordum. Annem sinirlenip telefonu yüzümü kapattı. Beni büyüten annem babam bize biyolojik babamızın görüntülerini izletirdi. Beni büyüten babam beni tiyatroyla, sanatla büyüttü. Ben Metin Akpınar hayranıydım. Annem o telefon görüşmemizden 3 hafta sonra 'Bu konulara girmek istemiyorum' dedi. Ben de anneme bir anda yüklenmek istemedim. Ben Metin Akpınar'a ulaşıp bunu sormak ve babam olduğu için kendisiyle tanışmak istedim. Ben üniversiteden bir arkadaşıma bu konuyu açtım. Onun erkek arkadaşı hocaydı. O aracı oldu. Kendisine koruması aracılığıyla ulaştım. O mektubu ablalarımla İstanbul'dan Antalya'ya geldiğimiz zaman yurda gittik. Yurtta dosyaların arasındaydı. Ablamın TC'si bile olmadığı için yurttan belge almamız gerekti. Metin Bey bana ulaşmadı. Beni TRT'ye götürdüler. TRT'de hayran buluşmasında karşılaştık. Aramızda küçük bir konuşma geçti. Benimle 5 yıl iletişim kurmadı. Ben farklı iletişim yolları buldum. Bunu öğrenince hemen benimle iletişim kurdular. Ben 15 yıl sessiz kaldım. Kimsenin hayatına zarar vermek istemedim. O sabırlı durmanın cevabı yüreğimde. Artık içime ata ata doldu taştı. Taştıkça da ben artık barınamaz hale geldim. Bu benim sosyal yaşantıma da yansıdı. 'Sessiz durun görüşeceğiz' vaadi vardı. İkiz kardeşim çabalamadı. Biz 5 yıl sonra kendisiyle Alanya'da bir araya geldik. Otelin restoranında oturduk. Kendisine durumu anlattık ancak sonrasında sürdürülebilir bir ilişkimiz olmadı. Benimle görüşmeyi kabul etmesi zaten beni kabul etmesi anlamına geliyordu" diye konuştu.
"Benzerliğim babamın çok dikkatini çekti"
Duygu Nebioğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Benim benzerliğim onun çok dikkatini çekti. DNA testine gerek yoktu ama artık bir şeyleri resmileştirmek istedi. Bana telefonunu vermedi. Ben kendisine hep koruması aracılığıyla ulaştım. Birkaç yıldır bende telefonu var. Hiç maddi sürece geçmedik. Ancak ihtiyacım olduğunda bana yardımda bulundu. Bana Metin Akpınar'a yakışır şekilde yardımcı olmadı. Hayatımı düzene sokmadı ancak vaatlerde bulunuyordu. Bizim karşımızda hep bizi görmeyen duymayan bir adam vardı. Kendi özel hayatında eşine durumu nasıl açıkladı bilmiyorum. Ben 2020 yılında eşiyle tanıştım" dedi.
Duygu, "Annem, 'Babanla görüşürsen üzülürsün' derdi. Haklıydı. Çok üzüldüm. Yokluğu da üzüyordu. 3 kez DNA testi yaptık. Babam benden gizli saçımın telini kopardı. DNA testinde onay aldıktan sonra babam benimle ilgilenmeye başladı. Benimle telefon konuşmaları yaptı. 2020 yılına kadar hep telefon konuşması, arada görüşmeler yaptık. 3. DNA testini yaptık. " ifadelerini kullandı.
Yayına Merve isimli bir kadın bağlandı. "Ben Duygu'nun annesi Suphiye'yi tanıyorum. Ablamın komşusu. Suphiye, Almanya'da yaşıyor. 2 kızı var. Eşi mühendis. Kendisini Mersin'e geldiğinde misafir ettim. Ben de kendisinin çok eski bir telefon numarası var. Kendi numarası var ama değişmiş olabilir. Yaşıyor. Gayet sağlıklı. Kızlarından hiç bahsetmedi. Şoka uğradım. Türkiye'de 4 kızı olduğundan bahsetmedi" açıklamasında bulundu.
Duygu'nun ikizi Sevgi yayına bağlandı
Duygu'nun ikiz kardeşi Sevgi yayına bağlandı. Sevgi, "Kardeşime çok teşekkür ederim. Kendini çok güzel ifade ediyor. Anlattıkları doğru. Birlikte hakkımızı arıyoruz. Her şeyi Duygu yaptı. Kardeşimi o konuda destekliyorum. Ben biyolojik annem için çok yorum yapmak istemiyorum. Terk edip giden anneye bir seslenme yapmak istemiyorum. Bu yaşananları görüyorsa ortaya çıkmasını tabii ki talep ediyorum. Ben yıllar önce ilk duyduğumda reddetmiştim. Annemin ortaya çıkıp gerçekleri açıklamasını istiyoruz. Başka bir şey istemiyoruz" dedi.