Son duruşmasından sonra heyetin değiştiği Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, Ankara Gar Katliamı davasına devam edildi. Bugün yapılan 22’nci duruşmaya, 10 Ekim 2015 tarihinde gerçekleşen katliamda hayatını kaybedenlerin aileleri ve yakınlarının yanı sıra CHP Grup Başkanı Özgür Özel, CHP Ordu Milletvekili Seyit Torun, CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba ve Emek Partisi (EMEP) Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca da katıldı.
Dayan: Kardeşlerimin bir yıldır nerede olduklarını bilmiyorum; anneme soruyorum, sadece iyi olduklarını söylüyor
Duruşmada, IŞİD’in “canlı bomba emiri” olduğu öne sürülen Muhammed Cengiz Dayan’ın, bir başka IŞİD davasından tutuklu olan kardeşi Murat Dayan tanık olarak dinlendi. Dayan, şunları söyledi:
“Sanıkları tanımıyorum. Ben namusum ve şerefim üzerine yemin etmem. Sadece Allah’a yemin ederim. Benim olayla hiçbir ilişkim söz konusu değil Erman Ekici’yi tanımıyorum. Gaziantep’teki dosyada tanıdığım iddia ediliyorsa da orada işkence ve istihbarat baskısı sonrasında ifade verdim. Olayla alakam yok. Bir beyanda ismim geçiyorsa kabul etmiyorum. Bana işkence yapıldı. 2017’de bahsi geçen bu dosyada beni savcıya çıkaracakları gün 5 dakika kala bana fotoğraflar getirildi ve altına zorla imza attırıldı. DEAŞ terör örgütü suçundan tutukluyum. 2017 yılında tutuklandım. Beni artık böyle şeylere karıştırmayın, ben artık hükümlüyüm. 2016 yılında 6 kişi tutuklandı. O dosyada tanımadığım kişilerle tutuklandım, hala yargılanmam devam ediyor. Kardeşlerimin bir yıldır nerede olduklarını bilmiyorum. Anneme soruyorum, sadece iyi olduklarını söylüyor. Muhammed Cengiz Dayan ve Ahmet Çelebi Dayan ile birlikte Suriye’ye gitmedim. 2014 yılından yakalanana kadar Gaziantep’te ikamet ediyordum. Recep Tayyip Erdoğan ve Devlet Bahçeli çağrı yaptığında Alperen, Ülkücü Ocakları’yla birlikte Türkmenlere yardım götürdüm. Dava sanıklarıyla bir irtibatım olmadı. Mustafa Delibaşlarla bir irtibatım olmadı. Yakalandığım aracın sahibini Ülkü Ocaklarından tanırım Mahmut Dayan Ülkücü Ocakları İl Başkanıydı. Araç onun aracıydı.”
Alıcı: Halı ticaretiyle uğraşıyordum
Dayan’ın ardından “IŞİD’in Türkiye askeri kanat sorumlusu” olduğu öne sürülen Mehmet Fatih Alıcı, tanık olarak dinlendi. Alıcı, şöyle konuştu:
“2016’da tutuklandım. 7 ay sonra tahliye oldum. Dışarıda benim dahlim olmayan olaylar sebebiyle tekrar tutuklandım. 174/1 ve 2’den (Tehlikeli maddeleri bulundurma ve nakletme, bu fiilleri bir örgüt faaliyeti olarak yapma) mahkum oldum.
14 gün emniyette işkence gördükten sonra bana ifadeler imzalatıldı. Söylemiş olduğunuz ifadeler bana ait olan ifadeler değil. Dava sanıklarını herkes gibi ben de televizyondan ve haberlerden gördüm. 2014 ve 2017 yılları arasında Gaziantep’te yaşadım. Bu yıllar arasında halı ticaretiyle uğraşıyordum.”
Katılan avukatlarından Senem Doğanoğlu dosyaya gelen belgelere ilişkin şunları söyledi:
“Biz bu dosyayı ikinci heyetimize anlatacağız. Türkiye tarihinin en büyük katliamı yargılanıyor. Ahmet Güneş’in materyallerinde ortaya çıkan görüntülerde dava sanıklarından bazlarının da orada bulunduğunu 7 yıl sonra öğrenmek, en hafif tabiriyle skandal. 2014 görüntülerinin şöyle bir tarafı da var. Bu görüntülerden teşhis albümü yapıldığını biz bugün öğreniyoruz. Abdulmuttalip Demir’in görüntülerinin buradan alındığını görüyoruz. Ahmet Güneş, Hacı Ali Durmaz, Abdulmuttalip Demir … Bunlar sadece bizim tespit edebildiklerimiz. Bu isimler hakkında insanlığa karşı suç yönünden iddianame hazırlanmasını istiyoruz.”
Sanık beyanlarının ardından mahkeme, ara kararını açıkladı. Mahkeme, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına, yakalama kararı olanların beklenmesine, Muhammed Cengiz Dayan hakkındaki dosyadaki gizlilik kararının kaldırılıp kaldırılmadığının sorulmasına karar vererek duruşmayı 30 Kasım’a erteledi.