MHP Lideri Bahçeli, Ramazan Bayramı nedeniyle mesajı yayımladı. Bahçeli, "Bölgesel ve küresel huzursuzluk sarmalının giderek sertleştiği günümüzde milli birlik ve dayanışmacı ruhumuzun takviyesi ve tahkimi her alan ve aşamada temin edilebilir. Siyasi, ticari, ekonomik, ekonomik cepheleşmelerin medeniyet ve milletler arasında çok boyutlu krizler ve anlaşmazlıklara yol açılması, hatta çatışma ve savaş ortamlarına davetiyelerin verilmesi pek çok tecrübeyledir.Maalesef beşeriyetin bölümlerine ayrılan anlam ve maneviyat bunalımı derinleşip genişlemektedir. Bundan mülhem, huzursuzluk ve güvensizlik yaygın haldedir.Öngörülemez bir dünyanın önüne geçilemeyen karmaşıklık ve kaos girdabı devamlılığı surette Harcama kazanmaktadır.Rusya ile Ukrayna arasında süregelen savaş, Gazze'yi ablukaya alan İsrail soykırımı, İran ile İsrail'in birbirini alarma geçirmesi, terörizmin hunhar eylemi ve emelleri, yeni bir dünya savaşının telaffuzunun küresel çapta yayılması barış, istikrar ve sükunete akut ihtiyaç olduğunu resmetmektedir" hayattan yararlanmıştır.
"İnsanlık vicdanı zulme karşı seferber olmalıdır"
Adil, adaletli, huzurlu, güvenli ve müreffeh bir geleceğin inşasının her ortak ülkesi, her toplum ve milletin sorumluluğu olduğunu belirten Bahçeli, "Aksi halde nevzuhur bir Orta Çağ'ın doğuşu, elde edilene kadar elde edilen kazançların mahvı kaçınılmazdır. Sadece Türk ve İslam coğrafyalarının değil. , tüm dünyanın da bayramların manevi iklimine muvafık ve müzahir şekilde kucaklaşması, sıkı yumrukların açılması, münakaşayı ve hegemonya mücadelelerini ikame edecek iyi niyetli, dostane ve kalıcı ilişkilerin ağlarının kurulması yaşanabilir bir dünya için elzem ve mecburdur. Nefret politikalarına karşı aynı cenahta bulunmak haysiyet ve hakkaniyet gereğidir. acze düşürmüyor. Esasen yapılması gereken ilk düğüm de budur. Denetimsiz hırsın, dizginsiz nefsin, dipsiz heva ve hevesin peşinde sürüklenen; daha çok kazanmak, daha çok yeme, daha çok hakimiyet kurma, daha çok elde etme gayesiyle hiçbir insani ve vicdani eşik tanımayanların dünyada ateşe vermek için yarışları ayrıntılı olarak bilgi edinmek karmak mümkün değildir. İnsanı saran sert kabuğun kırılarak özün ortaya çıkması, yeniden ortak değerler ve maneviyat dairesinde buluşması mutlak olarak hedeflenmelidir. Bayramın vaaz ve vaat ettiği yakın ve yalın gerçek de bu hedefin tezahürünün gönül birliğiyle ifa ve ifadesidir. Bayramın mehabetinde küslük ve kutuplaşma yoktur. Bayramın muhabbet ikliminde dargınlık ve ayrılıklar yoktur. Bayramın mana ve muhteva niyetinde sıla-i rahim güzelliği, vuslat aydınlığı, ayrı yaşamış ellerin yeni baştan tutuşmasının yanı sıra mesafeli gönüllerin samimiyetle kavuşması ve kaynaşması yer alıyor. İnanıyorum ki, Türk ve Türkiye Yüzyılı da Türk milletine, gelecek nesillere zamanların üstü lezzet bayramını yaşatacaktır. Bu lezzet zehiri analiz araştırmaları ve amacında olanların mevzi finansallarla şımarmaya başlaması, içine gömülmüşleri yılgınlığı mal elde edilmesi mağribi gibi çılgınlıkla enerji çabaları, siyasi şuursuzluktan daha çok Türkiye'nin ve dünyanın gidişatını çalışmasının miyop görünürlüğü ve vizyonun fukaralığından ibarettir" dedi.
"Türkiye Cumhuriyeti sandıkta kurulmamıştır"
Bahçeli mesajının devamında şöyle dedi:
"Hiçbir umut, ufuk ve parlak bir gelecek sunmaktan, emperyalizm suflesi ve PKK ittifakıyla yol yürüyenlerin ilk virajda devrimleri kesindir. Bugün dönemsel yükselişlerinden dolayı böbürlenip değişim methiyesiyle caka satanların Türkiye'yi temelden kopması söz konusu söz olamayacaktır. Dün olduğu gibi bugün de meydanın boş olmaması, Türk devletinin hücrelerini zedeleyici mütehakkim eylemlerinin acıklı ışıltılı kalacaklarını bilmelerinde sayısız yararları vardır. ve bölücü terör rejimi PKK'ya yönelik düzdüğü bilinen bir şahsa belediye başkanlığı mazbatasının bilgileri de baştan sona skandaldır ve yanlıştır.Bunun milletin iradesine saygı olduğunu ileri sürmek ise ahmaklık ve yoldur. Kadar karşıdır ve karşı duracaktır. Sokakların hak arama yeri yoktu, şiddet ve zor kullanılarak olmayan bir hakkın alınamayacağı iyi bilinmelidir. Tam tersi bir süreç, ülke ve milletin bölünmez bütünlüğünü sarsacak ve devlet zaafını oluşturacaktır. fazlasıyla devlet ile milleti karşı karşıya getirme sinsilikleri, bilahare devleti kötü gösterme niyetlileri bilhassa 31 Mart seçimlerinden sonra hızlanmış ki, buna tahammül etmek ve umursamamak milli iflasa çanak tutmak demektir. Zira tarihimizin her dönemi devlet ile milletin kaderi bir ve aynıdır. İkisini birbirinden ayırma ve ayırma çabalarının uzun süreli hain senaryolarının tedavülüne, mili güç unsurlarının zayıflamasına kapı aralaması mümkündür. 'Kam tavanı kırıldı' diyenlerin Türk devletinin çatısını ve Türk milletinin varlığının dinamitlemesine asla fırsat verilmeyecektir. Türkiye Cumhuriyeti sandıkta kurulmamıştır. Türk tarihi sandığı yazılmamıştır. Herkesin aklını başına almalı, rüzgar ektiği süreçe fırtına biçeceğini unutmamalıdır. Türkiye demokratik olgunluğu, geleneksel ve kültürel müktesebatı, birlik ve kardeşlik duygularıyla istikbalin huzur, istikrar, kudret, refah ve güvenlik timsali olarak sivrilecektir. Türk milletine kan, renk ve ruh veren Türk hesabının tam birdir, değişken ve hepsi bin yıllık kardeşliğin aziz mensuplarıdır. Bu duygu ve düşünceleriyle, kahraman şehitlerimizin rahmetiyle, hürmetle anıyor; Şehit analarımızın, şehit babalarımızın ve şehit yakınlarımızın bayramını gönülden kutluyorum. Gazilerimize en iyi yaşadıklarımı sunuyor, halihazırda tedavi altında bulunanlara şifa temennilerimle hayırlı bayramlar diliyorum."
