Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, 22 Mart Dünya Su Günü nedeniyle yaptığı açıklamada, su kaynaklarının korunmasının geleceğimiz için kritik bir öneme sahip olduğunu belirtti. Bu yılki Dünya Su Günü teması olan "Buzulların Korunması"na değinen Bayraktar, suyun yalnızca mevcut nesil için değil, gelecek kuşaklar için de kıt bir kaynak olduğunu söyledi. Bayraktar, su kaynaklarının sürdürülebilir bir şekilde kullanılmasının çevresel, sosyal ve ekonomik dengeyi koruyacağını ifade etti.
Su kullanımında etkinlik şart
Bayraktar, suyun dünya genelinde en çok tarım sektöründe kullanıldığını belirterek, nüfus artışı ile birlikte tarımsal su ihtiyacının da arttığını vurguladı. İklim değişikliğinin etkileri nedeniyle su kaynaklarının giderek daha kısıtlı hale geldiğini ifade eden Bayraktar, suyun tüm sektörlerde etkin kullanılması gerektiğini belirtti. Ayrıca, Türkiye’de sulanabilir arazi miktarının 8,5 milyon hektar olduğunu, ancak gelişen teknolojiyle bu alanın 10,5 milyon hektara çıkmasının beklendiğini aktardı. Sulama altyapısının hızla artırılması gerektiğini dile getiren Bayraktar, suyun daha verimli kullanılabilmesi için gerekli yatırımların yapılması gerektiğini vurguladı.
Bayraktar, iklim değişikliğinin su kaynakları üzerindeki etkisinin her geçen gün arttığını belirtti. Özellikle Türkiye'nin Akdeniz Havzası'nda yer alması nedeniyle iklim değişikliğinden en çok etkilenen ülkeler arasında bulunduğunun altını çizen Bayraktar, 2030 yılı itibarıyla Türkiye’nin su fakiri ülkeler arasında yer alabileceği konusunda uyarılarda bulundu. Bayraktar, suyun azalmaya başlamasıyla birlikte tarımsal üretimin sürdürülebilirliğinin zorlaşabileceğini ve bu durumun çiftçilerin gelirlerini doğrudan etkileyeceğini söyledi.
Suyun korunması ve tasarrufu zorunlu
Bayraktar, suyun kamu malı olduğu gerçeğinden hareketle, su tasarrufu ve korunmasına büyük bir özen gösterilmesi gerektiğini vurguladı. Ülkemizin birçok bölgesinde sulama suyu sorununun baş gösterdiğini ve sulama rotasyonlarında değişiklikler yapıldığını belirten Bayraktar, bu durumu çözmek için çiftçilerin bilgilendirilmesi gerektiğini ifade etti. Su kaynakları üzerindeki baskının arttığını belirten Bayraktar, sulama altyapısının güçlendirilmesi gerektiğini söyledi.
Tarımsal sulamada destekler artırılmalı
Bayraktar, tarımsal sulama hizmet bedellerinin artırılmasının çiftçilerin maliyetlerini yükselttiğini belirtti. İklim değişikliğine bağlı sıcaklık artışı nedeniyle bitkilerin su ihtiyacının arttığını söyleyen Bayraktar, su tüketimindeki artışın yanı sıra sulama ve enerji maliyetlerinin de yükseldiğine dikkat çekti. Bu nedenle, tarımsal sulama için su kullanım hizmet bedellerinin indirilmesi gerektiğini savundu. Ayrıca, çiftçilerin modern sulama sistemlerine geçişini teşvik etmek için devletin teşvik ve kredi imkanlarını artırması gerektiğini belirtti.
Modern sulama sistemlerine geçiş hızlandırılmalı
Bayraktar, Türkiye’nin tarımsal üretiminde sürdürülebilirliği sağlamak için modern sulama sistemlerine geçilmesi gerektiğini vurguladı. Vahşi sulama yöntemlerinin verimsiz ve maliyetli olduğunu belirten Bayraktar, bu yöntemlerin terk edilmesi gerektiğini söyledi. Çiftçilerin, su tasarrufu sağlayan modern sulama sistemlerine geçebilmesi için teşvik ve kredilerin acilen artırılması gerektiğini belirtti. Ayrıca, sulama projelerinin bir an önce tamamlanması ve atıl durumdaki sulama altyapısının yenilenmesi gerektiğini ifade etti.
Bayraktar, su kaynaklarının korunması ve etkin kullanılması için tüm paydaşların bir arada çalışması gerektiğini ve alınacak önlemlerle suyun sürdürülebilir şekilde kullanılması gerektiğini belirterek, gelecekteki su krizinin önlenmesi için adımlar atılması gerektiğini sözlerine ekledi.
