Meclis Başkanvekili, CHP Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca hakkında dokunulmazlığının kaldırılması istemiyle fezleke hazırlanarak Meclis Başkanlığı'na gönderildi.
Gazete Duvar’dan Ceren Bayar’ın haberine göre; Fezlekeye konu olan dosyada Karaca’ya yöneltilen suçlamanın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’a 'hakaret' olduğu ve bu suçtan dolayı Karaca’ya 2 yıla kadar hapis ve siyasi yasak istendiği görüldü.
'Hakaret değil, siyasi eleştiri'
Fezlekeyi ve fezlekeye konu olan suçlamayı değerlendiren Meclis Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca, "İstenen cezanın gerekçesinde eleştiri sınırını aşan ağır ifadeler ile kişinin şeref, onur ve saygınlığını rencide ettiğim iddia edilmiş. Bir gazete haberini alıntılayarak siyasi yorum yapmışım. O dönemde de milletvekiliyim ve Doğa Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısıyım. Siyaset yapıyorum ve o paylaşımda da siyasi bir yorum yapmışım. Bir hakaret söz konusu değil. Hukuken hakaret suçunun unsurları oluşmamıştır" dedi.
'Emine Erdoğan'ın kamusal görevi var mı?'
Soruşturmaya ilişkin en çarpıcı noktanın Emine Erdoğan’a hakaret ettiği gerekçesiyle siyasi yasak istenmesi olduğunu kaydeden Karaca, "Savcılık hakkımda 'siyasi yasak' talep etmiş. Bu gerçekten acıklı bir durum: 'Emine Erdoğan'a hakaret'. Emine Erdoğan kimdir? Cumhurbaşkanı'nın eşi. Peki kamusal bir görevi var mıdır? Emine Erdoğan'a hakaret ettiğimiz gerekçesiyle 'siyasi yasak' talep etmiş. Bu hukuken mümkün olamaz. Kaldı ki hakaret etmemişim ki hakaret etmiş olsam bile bunun cezası bu değil" diye konuştu.
Karaca, "Siyasi yasak talep edilmesi kabul edilemez. Emine Erdoğan herhangi bir yurttaş, hiçbir kamu sıfatı yok. Cumhurbaşkanı'nın eşi olması ona bir kamusal görev atfetmez" dedi.
'Erdoğan’ın CHP’ye dönük operasyonlarının bir parçası'
Emine Erdoğan’a hakaret gerekçesiyle siyasi yasak talep edilmesini ‘Erdoğan’ın CHP’ye dönük operasyonlarının bir parçası’ olarak yorumlayan Karaca, şu ifadeleri kullandı:
"Hukuki değil, tamamen siyasi bir fezleke. Zorlama bir yorumla bu hale getirilmiş. Hakaret söz konusu olsa bile siyasi yasak istenemez."
Ne olmuştu?
Meclis Başkanvekili Karaca, soruşturmaya konu olan mesajı 2022 yılında sosyal medya hesabından paylaştı.
Karaca X paylaşımında Emine Erdoğan himayesinde kurulan Çevre Ajansı’na kıyılarda ihale yetkisi verilmesini eleştirdi. Gazete Duvar yazarı Bahadır Özgür’ün o dönem Birgün gazetesinde yayımlanan yazısını paylaştığı mesajı alıntılayan Karaca, "İhale verme yetkisi Emine Erdoğan'a! 'Çevre' 'hassasiyet'leriyle 'rant' kapılarını sonuna dek açanlarda bugün #EmineErdoğan" dedi.
9 yıl önceki PM bildirisine de fezleke
Karaca hakkında 9 yıl önceki bir CHP Parti Meclisi sonuç bildirisi hakkında da fezleke hazırlandı ve bu fezlekeye konu olan soruşturmada da Karaca hakkında siyasi yasak istendi.
Söz konusu Parti Meclisi sonuç bildirisinin de siyasi eleştiri içerdiğini söyleyen Karaca, "Siyasetçiler, en ağır eleştirilere bile tahammül göstermek durumundadır. Bununla ilgili pek çok Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi kararı vardır. Parti Meclisi bildirgemizde de hakaret yok, siyasi eleştiri var. Bu tamamen saray iktidarının muhalefeti dizayn etmeye, muhalefeti baskı altına almaya çalışma girişimi" diye konuştu.
Fezlekenin, bildirgenin yayınlanmasının üzerinden 9 yıl sonra hazırlanmış olmasına ilişkin Karaca, "10-12 yıl önceki tweetlerden, paylaşımlardan ya da içeriklerden dolayı soruşturma açmak, iddianame hazırlamak moda oldu ne yazık ki" dedi.
PM bildirisi gerekçesiyle hazırlanan fezlekenin ‘trajikomik’ bir yönü de olduğunu kaydeden Karaca, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu Parti Meclisi’nin yapıldığı gün ben Almanya'ya görevli olarak gitmişim. Yani toplantıya katılmamıştım, bildiride imzam yok ama hakkımda yine de bir fezleke düzenlemiş."
'Meclis’i özgürlükçü anlayışla yönetmem rahatsız etti '
Meclis başkanvekili olarak söz hakkını en geniş şekilde kullandırdığını ve buna özen gösterdiğini hatırlatan Karaca, şu ifadeleri kullandı:
"Bu durum iktidarı çok rahatsız ediyor. Muhalefetin yasamadaki temsilinden, sözünden rahatsız olunuyor. Ben tüm söz taleplerini karşılıyorum çünkü Meclis konuşulacak yerdir. Halkın sorunlarının müzakere edilecek ve çözümler noktasında da buluşulabilecek bir mecradır. Meclis sadece bir yasama makinesi değildir. Söz hakkını daha özgürlükçü bir anlayışla yorumlayan bir Meclis Başkanvekili olmam rahatsız etmiş olabilir."
'Rahatsızlık vermeye devam edeceğim'
Bir kadın meclis başkanvekili olarak verdiği rahatsızlığın farkında olduğunu söyleyen Karaca, "Özgürlükler ve demokrasi için mücadele etmek kadınların öncülüğünde gerçekleşmelidir. Bir kadın meclis başkanvekili olarak bu rahatsızlıkları vermeye devam edeceğim" dedi.
