Öldürülen gazetecinin ailesi tarafından çeşitli platformlarda paylaşılan açıklamada, "Şehit gazeteci Şeza es-Sabbağ, Filistin güvenlik güçlerinden keskin bir nişancının kurşunuyla şehit düştü." ifadesine yer verildi.
Saldırıdan Filistin yönetimi ve güvenlik birimlerinin sorumlu tutulduğu açıklamada, uluslararası ve yerel düzeydeki tüm insan hakları kurumlarının acilen bu suçu soruşturması ve planlayanlar ile uygulayanların hesap vermesi istendi.
Filistin Emniyet Birimi Sözcüsü Enver er-Receb tarafından yapılan yazılı açıklamada ise saldırıyı emniyet güçlerinin düzenlediği iddiası reddedildi ve "İlk incelemelere ve görgü tanıklarının ifadelerine göre, emniyet güçleri olay yerinde yoktu." denildi.
Söz konusu saldırıyı "Haklarında yakalama kararı bulunan kişilerce düzenlenen çirkin bir suç." olarak nitelendiren Receb, "Gazetecinin ölümüne neden olanların en kısa sürede yakalanması ve adalet önüne çıkarılması konusunda kararlı olduklarını" vurguladı.
Filistin Gazeteciler Sendikası da gerçeklerin ortaya çıkarılması ve katillerin hesap vermesi için sendikadan temsilcilerin katıldığı bağımsız bir soruşturma komitesi kurulmasını istedi.
Filistin güvenlik güçlerinin bir süredir işgal altındaki Batı Şeria'nın kuzeyindeki Cenin Mülteci Kampı'nda yürüttüğü "operasyonda" 9 kişi hayatını kaybetmişti.
Filistin güvenlik güçleri, iki haftadan uzun süredir, haklarında yakalama kararı bulunan kişileri arama gerekçesiyle Cenin Mülteci Kampı'nda operasyonlarını sürdürüyor.
Hamas, Filistin Halk Kurtuluş Cephesi ve İslami Cihad gibi Filistinli gruplar, Filistin güvenlik güçlerini, direnişçileri hedef almakla suçluyor.
Cenin kenti ve mülteci kampında gerginlik sürerken, zaman zaman patlama sesleri ve silahlı çatışmalar duyuluyor.
İsrail işgali altındaki Batı Şeria ve Gazze'den 135 sivil toplum kuruluşunu bünyesinde barındıran Filistin Sivil Toplum Örgütleri Ağı, 22 Aralık'ta, "Cenin'deki krizin çözümü için diyalog yolunun benimsenmesi" çağrısında bulunmuştu.
