Gazete Duvar’ın haberine göre, gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin yargılanmasını talep etmek için Galatasaray Meydanı’nda 1995 yılından beri oturma eylemi yapan Cumartesi Anneleri/İnsanları bu hafta da meydandaydı. Kayıp yakınları 1035. haftada açıklamasında Şırnak İl Jandarma Alay Komutanı General Levent Ersöz tarafından tehdit edildikten sonra gözaltında kaybedilen Serdar Tanış ve Ebubekir Deniz'in akıbetini sordu.
Ebubekir Deniz'in kızı Ceylan Deniz, Silopi'den mektup gönderdi. Mektubu kayıp yakınlarından Setenay Yarıcı okudu. Ceylan Deniz, mektubunda şunlara yer verdi:
"Değerli Cumartesi Annelerim, kardeşlerim benim gibi sevdikleri kaybetmiş ailem, Silopi’den size sevgi saygılarımı sunuyorum. Yılların mücadelesini verdiğiniz için size minnettarım. Yanınızda olmayı çok istesem de maalesef olamadım ama her kayıp yakını gibi gönlüm her cumartesi olduğu gibi bugün de sizinle Galatasaray’da. Ben Ebubekir denizin kızıyım. 24 yıldır baba yolu bekleyen bir gün kapı açılır çıka gelir diye hiç büyüyemeyen kızıyım. Çocukluğundan çıkamayan hep 5 yaşında kalan Ceylan Denizim ben. Düşünsenize bir gün babanız çıkıyor ve onu son görüşünüz oluyor. O gün kolumuz kanadımız kırıldı, o gün çocukluğumuz bizden alındı. Sahipsiz kaldık. Zaman her şeyin ilacı diyorlar ya zaman bizim düşmanımız oldu. Çünkü zaman babamızla geçirdiğimiz anıları unutturmak istiyor. Oysaki ben her gün yeniden yeniden hatırlıyorum babamla yaşadığım kısacık anıları.
Çok şey istemedik bu hayatta ailemizle güzel anlar biriktirmekten başka. Sen gidince çok eksik kaldık babam. Oysaki her çoçuğun babasıyla annesiyle yaşama hakkı var ama bu hak bizden alındı. Bazı zamanlarda aklıma geliyor şimdi çıkıp gelsen hatırlar miyim seni diye, sonra aklıma unutamadığım kokun geliyor. 24 yıldır bitmeyen tükenmeyen bir hasret, bir bekleyiş, bir umutla bekliyoruz. Ne yazık ki 24 yıllık süreçte ne adalet işlendi ne de kanun uygulandı. Failler belliyken meçhul bırakıldı. Çalmadığımız kapı kalmadı ama bize ufak bir bilgi dahi verilmedi. AİHM Türkiye’yi mahkum etmesine rağmen hiç bir sonuç alamadık. Bizler, yüzyıllar bile geçse failler hesap vermeden, kayıplarımızın akıbeti açıklamadan davamızdan asla vazgeçmeyeceğiz."